Tarih: 13.08.2022 12:06

İzmitli Cumhuriyet Parkı’na sahip çıkıyor!

Facebook Twitter Linked-in

Kocaeli'nin İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in öncülüğüyle binlerce İzmitli Cumhuriyet Parkı’na; anılarına ve hatıralarına sahip çıkmak, ranta karşı çıkmak için bir araya geldi. Peşkeşe dur diyen binlerce vatandaşın desteklediği Hürriyet, “Cumhuriyet Parkı İzmitlinindir. Asla ve asla vermeyeceğiz. Kanunları da kullanabilirler, kurulları da kullanabilirler, dozerleri de getirebilirler ama burada dozerin önünde en önde ben olacağım. Çıkaracaksa zorla çıkaracak. Milleti karşılarına alabiliyorlarsa buyursunlar gelsinler” dedi

KOCAELİ (İGFA) - Kocaeli'ye bağlı İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, İzmit denince akla ilk gelen kentin en merkezi noktası Cumhuriyet Parkı’nda binlerce vatandaşla bir araya geldi. Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükşehir Meclisi’nde verdiği taahhüde rağmen, İzmit Belediyesine gönderdiği, “Cumhuriyet Parkı’nda çalışmaların başlayacağı, alanın tamamen kapatılacağı ve İzmit Belediyesinin devam eden imalatlarının kaldırılması” yazısı ile kendi sözünü çiğnedi. Cumhuriyet Parkı’ndan kamu eliyle yararlanmak isteyen, anılarına, çocukluğuna sahip çıkmak isteyen, ranta ve peşkeşe dur diyen binlerce vatandaş Cumhuriyet Parkı’nda bir araya geldi. 

“HAKLI MÜCADELEMİZ BİRİLERİNİ KORKUTMUŞ”

Vatandaşlara Cumhuriyet Parkı’na sahip çıkalım diyen Başkan Hürriyet “Bu akşam aslında burada sadece hep birlikte çay içecektik, parkla ilgili sizleri bilgilendirecektik. Fakat tomalar, çevik kuvvetler gösteriyor ki bu haklı mücadele birilerini korkutmuş. Kimse korkmasın. Bizim kimseyle kavga etme derdimiz yok. Bizim kimseyle haksız yere karşı karşıya gelme derdimiz yok. Biz sadece ve sadece güzel İzmit’imiz için, İzmitliler için, komşularımız için var gücümüzle kamu hizmeti sunmaya çalışıyoruz. Sizler için hizmet üretmeye çalışıyoruz. Halkçı belediyecilik anlayışıyla milletimize uygun ve kaliteli hizmet sunmaya çalışıyoruz. 

“ELİMİZDE NE VARSA ALMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Bu hizmetlerimiz birilerini rahatsız etmiş ki elimizde ne var ne yok almaya çalışıyorlar. Biz hizmet etmek istiyoruz dedikçe birileri dur demeye, birileri hayır yapamazsın demeye çalışıyor. Şuanda bulunduğumuz alan da bu çabamızın, 3 yıldır verdiğimiz mücadelenin bir örneği. Cumhuriyet Parkı bizim için, güzel İzmit’imiz için biliyoruz ki çok değerli. Burada çok anı var. Sembol bir yer. Bu kentin dostlarıyla, komşularıyla, arkadaşlarıyla anılar biriktirdiği çok kıymetli bir yer. İzmit’in kalbi ve yeşil kalmış nadir alanlardan. Ne yazık ki kötü ellerde kötü işletmelerde belli bir süre halkımızın uzaklaştığı, kullanamadığı ve belli alanlarının katledildiği bir yer. 

“KOCAMAN BİR ENKAZ”

Bizden önce Ak parti belediyelerindeyken hiçbir sorun yok. Yandaşlara, kişilere, istedikleri gibi gerek tesis gerekse yeşil alanları koşulsuz şartsız kullandırılan, ne istiyorlarsa yaptıkları bir alan. Ne hikmetse 2019’da biz göreve geldikten sonra birden bire birilerinin aklına başka şeyler gelmeye başladı. Birilerinin kafası İzmit Belediyesini nasıl kuşatırız, nasıl dört bir yandan küçücük bir yere hapsederiz, nasıl bu kamu hizmetlerini engelleriz diye sinsice çalışıyor. Biz göreve geldiğimizde burası ihaleyle çok küçük rakamlara işletmelere verilmişti. İşte arkamızda kocaman bir enkaz duruyor. 

“BİZ DE BİLİRDİK BİRİLERİNE DAĞITMASINI”

Zamanla bahçesini bile insanların kullanamadığı bir hale gelmişti. İhalesi bitti. Biz de bilirdik al burası sana, burası da buna deyip birilerine dağıtmasını. Ama biz dedik ki milletimiz uygun ve kaliteli hizmeti doğrudan belediye eliyle almalıdır. Belediye hizmet sunmalıdır. Belediye bu hizmeti sunarken istihdam yaratmalıdır. Belediye bu hizmeti halkın cebini düşünerek sunmalıdır düşüncesiyle biz bütün işletmeleri kendi uhdemize aldık. Önce Yahya Kaptan Gülümse Kafe’den başladık. Orası bir marka haline geldi. 4-5 kişi çalışırken şuanda 85 kişinin çalıştığı ve 85 kişinin güler yüzle milletimize hizmet ettiği bir alan haline geldi.

“HAKLIYDIK, SAVAŞTIK”

Biz burasının da aynı Gülümse Kafe gibi olması gerektiğini söyledik. Milletimizin gönül rahatlığıyla kamu güvencesiyle hizmet alabileceği, anılarını tekrar yaşayabileceği, tekrar burada huzur bulabileceği bir alan olsun istedik. Kendi uhdemize alalım dedik. Tam ihalesi bitti işletmeye açacağız derken birden bire büyükşehir meclisinde burası için projeleri oldukları söylendi. Bir sürü algı yönetimi ve engellerle karşılaştık. O dönemi biliyorsunuz. Haklıydık, haklı olduğumuz için de savaştık. Sizlerin de müthiş desteğiyle birlikte bunun sonucunda biz bu alanın işletmesini açtık. 

“SİNSİ PLANLARLA ENGEL OLDULAR”

Mecliste çok tartışmalar yaşandı ama sonunda şöyle bir şey zikredildi: Tamam biz Cumhuriyet Parkı’nı İzmit Belediyesine veriyoruz. Hâlbuki burası 20 dönüm altı bir alan. Büyükşehir meclisinde bizden önce alınmış bir karar var. 20 dönüm altındaki yerler ilçe belediyelerine terkedilmek zorundadır. Ama ne hikmetse burası terkedilmemiş. Biz talep ettiğimizde de terkedilmedi. Bir tahsis hikâyesi uyduruldu. Sonra da sadece kafeyi tahsis edeceklerini, park alanını tahsis etmeyeceklerini söylediler. Yıllarca kendi belediyeleri sorgusuz sualsiz park alanı da dâhil kullanırken bize gelince bir anda alanlar küçüldü. Bu da yetmedi birden bire kurulla karşı karşıya geldik. Hiç burası ile alakası olmayan Gazi Lisesi’nin koruma alanını hiç kimseye haber vermeden, sormadan bütün bu alanı içine alacak şekilde koruma bandının içine koydular. Bir operasyonla, sinsi planlarla yaptılar. 

“2 AYDIR KORUMA KURULUNUN KEYFİNİ BEKLİYOR”

Biz de düşündük ki tarihi eserleri koruyorlar ama hiç de öyle değilmiş. Amaçları kafeteryada başlattığımız tadilatı durdurmakmış. Sırf şu hizmeti durdurmak için yaptılar. 2 aydır burası koruma kurulunun keyfini bekliyor. Biz bu sürede bu çalışmayı bitirebilirdik. Burada size hizmet veriyor olabilirdik. Keyfi kararlar, siyasi ayrımcılıklar, sözde herkesin belediye başkanı olacağım diye yola çıkanlar bu sözlerini unutup bize ayrımcılık yaptıkları için bu tesis hala bekliyor. Biz size burada hizmet vermek yerine küçücük mobodan hizmet veriyoruz. 

“PROJEMİZİ SÜMEN ALTI ETTİLER”

Şimdi bu küçücük mobo ve bu alanda sizlere verdiğimiz hizmet yine birilerini rahatsız etti. Bu sefer de yazı gönderdiler. Kurula sunduğumuz projeyi sümen altı ettiler. Bizim arkamızdan Büyükşehir de bir proje sundu. O projeyi birden bire kabul ettiler. Sözde kurullarını da kullanarak, sözde kanunları da kullanarak projelerini apar topar geçirdiler. Şimdi kanuni hareket ediyoruz demek adına kurulu da kullanarak ayın 20’sine kadar buradaki bütün imalatlarınızı, masanızı, sandalyenizi kaldırın, aksi halde biz gelip sökeceğiz diyorlar. 

“AYRIMCILIK İSTEMİYORUZ”

Biz de diyoruz ki: Ayrımcılık istemiyoruz, siyasi kutuplaşma istemiyoruz, kavga istemiyoruz. Israrla bizi kavgaya çekmeye çalışanlara inat gayet siyasi bir nezaketle, uzlaşı kültürüyle biz diyoruz ki gelin kurdeleyi beraber keselim. Gelin, ben teşekkür etmesini bilirim. Siyasi ego asla olmaz. Çünkü biz herkesin başkanıyız diyerek yola çıktık. Biz yakamızdaki rozetleri çıkardık. Biz burada bu tesislerde partisine bakmaksızın herkese hizmet etmeye çalışıyoruz. Yandaşlara değil, milletimize hizmet etmeye çalışıyoruz. Her görüşten insanla da yeter ki bir çivi çakalım biz beraber kurdele de keseriz teşekkür de ederiz. 

“DOZERİN ÖNÜNE İLK BEN GEÇECEĞİM”

Derdimiz hizmet etmek, kavgayla hizmetin önüne geçmek değil. Bu konuda da kararlıyız, çünkü haklıyız. Çünkü biliyoruz ki biz gelin bir çay içelim, parkımıza sahip çıkalım dedik. İşte bu cesur İzmitliler bizi yalnız bırakmadı. Sizden güç alıyoruz. İyi ki varsınız. Cesaretiniz için kutluyorum. Yanımızda durduğunuz için kutluyorum. Hep birlikte diyoruz ki Cumhuriyet Parkı İzmit’indir. Cumhuriyet Parkı İzmitlinindir. Cumhuriyet Parkı İzmit Belediyesinindir. Asla ve asla vermeyeceğiz. Bunu da herkes böyle bilsin. Kanunları da kullanabilirler, kurulları da kullanabilirler ama beni buradan zorla çıkarmak zorunda kalacaklar. Dozerleri de getirebilirler, vinçleri de getirebilirler ama burada dozerin önünde en önde ben olacağım. Çıkaracaksa zorla çıkaracak. Milleti karşılarına alabiliyorlarsa buyursunlar gelsinler. Demirden korksaydık, trene binmezdik.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —