Bakan Pakdemirli, AR-GE faaliyetleriyle, akıllı tarım uygulamaları, teknolojik ve dijital tüm imkanlarla daima üniversitelerin yanında olduklarını vurguladı. Mayıs ayında faaliyete başlayan 'Tarım-Orman Akademisi'ni de hatırlatan Pakdemirli, "Tarım-Orman Akademisi adıyla kurduğumuz bu dijital eğitim sistemini, bütün çiftçilerimizin, araştırmacılarımızın ve tüm ilgilenenlerin hizmetine açtık. İlk dersini benim verdiğim Tarım-Orman Akademisi'nde bugüne kadar 70'ten fazla akademisyen ve uzman ders verdi. Bakanlık olarak asırlarca edindiğimiz bilgileri, bütün tecrübelerimizi, bütün tavsiyelerimizi bu akademide herkesle paylaşıyoruz. Samimiyetle söylüyorum; uzman kadromuzca hazırlanan onlarca video, interaktif dersler ve binlerce kitabın bulunduğu dijital tarım kütüphanemizle birlikte, Tarım-Orman Akademisi, tam anlamıyla bir bilgi hazinesi" dedi.
Tarımın, ekonominin ve sanayinin ham maddesi ticaret, sanayi, diplomasi, sağlık ve turizmin ise lokomotifi olduğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, bu bakımdan, tarıma dönük her yatırımın ülkenin bütün sektörlerine yapılan yatırım anlamına geldiğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Bakanlık olarak tarım konusunda diğer sektörlere de kaynak yaratacak bir politika benimsiyoruz. Ve projelerimizi, 'üretici-devlet-üniversite-özel sektör işbirliği' ile yürütmeye özen gösteriyoruz. Bilginin, makinenin, teknolojinin, dijitalin tarımda daha verimli kullanılması için 60 araştırma enstitümüzle, 248 laboratuvarımızla, 210 bin dekar arazimizde yoğun mesailer harcıyoruz. Ve 2 bini akademik seviyede olmak üzere toplam 6 bin 336 personelle ihtiyaç duyulan her alanda hizmet veriyoruz. Bakanlık olarak AR-GE çalışmaları için çeşitli kaynaklardan yaklaşık 1 milyar lira bütçe kullanıyoruz. Dünya'nın üçüncü büyük Tohum-Gen Bankası'na sahibiz. Dünyanın en büyük zeytin koleksiyonu ülkemizde bulunuyor. Dünyanın en büyük geofit, yani yumrulu ve soğanlı bitkiler koleksiyonu bizim ülkemizde. Dünyanın en büyük buğday ıslah programı Türkiye'nin katkısıyla devam ediyor. Dünyanın ilk çekirdeksiz limonunu da biz ürettik. Dünyanın sayılı büyük narenciye koleksiyonlarından biri, bizim ülkemizde."
Son 2.5 yılda Cumhurbaşkanlığı'nın kazandırdığı ivmeyle birlikte yüzlerce yeniliğin, çok sayıda teknolojinin çiftçiler ile buluştuğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, "Türkiye'nin ilk elektrikli ve yerli traktörünü seri üretime hazır hale getirdik. Son 2.5 yılda 126 tarla bitkisi, 27 meyve, 11 sebze ve 3 üzüm çeşidi geliştirdik. 8 süt bitkisi, 14 yem bitkisi ve 10 tıbbi aromatik bitki çeşidini üretime kazandırdık. 4 yeni hayvan ırkı, 2 yeni arı ırkı geliştirdik. 5 yeni makine ekipmanını daha ülkemize kazandırdık. Mobil küçükbaş süt sağım makinesi, güneş enerjili mobil sulama makinesi bunlardan bazıları" dedi.
GENÇLERE POZİTİF AYRIMCILIK
Çiftçi nüfusun gençleşmesi, gençlerin tarım ve orman sektörüne dikkatini çekmek için bakanlık olarak gençler adına pozitif ayrımcılık yapıldığını kaydeden Pakdemirli, "Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Programı ile 47 bin 775 genç çiftçi projesine toplam 1 milyar 435 milyon lira hibe desteği sağladık. Kırsal Kalkınmada Uzman Eller Projesi ile de üniversitelerin tarım, hayvancılık, ormancılık, gıda ve su ürünleri konularında yüksekokul ve üniversite mezunu olan 98 proje sahibine toplam 9.7 milyon lira hibe ödemesi yaptık. Biri İzmir olmak üzere 4 ilimizde başlattığımız bu projenin pilot uygulamalarını, bu yıl inşallah 81 ilimizde yaygınlaştıracağız" şeklinde konuştu.
Pakdemirli, "IPARD I Programı kapsamında, hayvancılık sektöründe 948, kırsal alanlardaki yatırımlarda da 2 bin 617 gencimiz hibe desteği almıştır. IPARD II Programı'na başvuruda bulunan genç çiftçi sayısı 12 bin 741'dir. Sözleşme ve ödeme işlemleri devam etmekte olup, hayvancılık sektöründen 345, kırsal alanlardaki yatırımlarda da 925 genç çiftçimiz hibe desteği almıştır" dedi.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da, Bakan Pakdemirli'ye teşekkür ederek, her tarım bayramında kendilerini yalnız bırakmadığı için minnettar olduğunu ifade etti. Ege Üniversitesi'ne tarım ve hayvancılık bölümlerinin yer aldığı bir fakülte açmak istediklerini ifade eden Budak, bunun için bakanlıktan destek ile yardım istedi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nedim Koşum ise, tarımın ülke için çok önemli bir sektör olduğunu ifade ederek, gerçekleşen etkinliğin önemine vurgu yaptı.
BAKAN PAKDEMİRLİ, İZTO'DA TARIM SEKTÖRÜNÜN TEMSİLCİLERİYLE BULUŞTU
Mekteb-i Zirai Şahane'nin 10 Ocak 1846 tarihinde kurulması ile başlayan Türkiye'de tarım eğitiminin 175'inci yıl dönümü için İzmir'e gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, İzmir Ticaret Odası'nda (İZTO) gerçekleştirilen 'Tarıma Dayalı İhtisas OSB Projeleri ve Sektörel Konular' konulu toplantıya katıldı. Toplantıda tarım sektörünün temsilcileriyle bir araya gelen Bakan Pakdemirli, hem son 18 yıl içerisinde hem de pandemi döneminde tarımda yaşanan gelişmeler hakkında bilgi verip, değerlendirmelerde bulundu.
Pandemi döneminde 101 ayrı tedbir aldıklarını belirten Bakan Pakdemirli, "Hem hasadın devam ettiği hem de ekimlerin devam ettiği bir dönemde, pazarlık ederek çiftçimize diplomatik pasaport verdik yani herkes evdeyken onlar üretime devam etti. Bugün hala pandemi devam ediyor. Bir belirsizlik var ama iyi senaryolar var. Nisan, mayıs ayından sonra her şeyin daha iyi olacağı söyleniyor. Biz, bu dönemde kiminin ihracatını kıstık, kiminin ihracatını artırdık. Ancak, hiçbir problem yaşamadık. Pandemi sonrası yeni normale geçeceğimiz bir zaman olacak. Sürekli üretimi artırmamız, desteklememiz gerekiyor. Son 18 yılda, tarımsal hasılamızı 7,5 kat artırdık. 585 yeni baraj inşa ettik. 311 milyar TL tarımsal destek verdik. 6,6 milyon hektar araziyi sulamaya açtık. 5,1 milyar fidan diktik. 200 bin vatandaşımıza istihdam sağladık. Tohumluk ihracatımızı 10 kat, tohumluk üretimimizi ise 8 kat artırdık. Çiftçiye yüzde 52 destek verdik. Bunun karşılığında da sürekli bir büyüme performansı içerisinde olduk" dedi.
'ÜRETİCİ DOSTU POLİTİKALAR ÜRETMEYE ÇALIŞTIK'
Cumhurbaşkanlığı sistemiyle tarım sektörünün 2,5 yılda tüm çeyreklerde büyüdüğünü vurgulayan Bakan Pakdemirli, "Kırsal kalkınma son derece önemli. Bu hareket Türkiye'de yavaşlamış olsa da tamamen durmuş değil. Hep söylediğimiz bir şey var, 'Doğduğun yerde doyabiliyorsan durmalısın' diye. Kırsal Kalkınmayı Destekleme Programı kapsamında 35 bin projeye toplam 3,3 milyar destek verdik ve 104 bin istihdam sağladık. Kırsalı bu nüfusta tutmak son derece önemli diye düşünüyoruz. Maliyetlerin arttığı bir dönemde, üretici dostu politikalar üretmeye çalıştık" diye konuştu.
İZMİR'E DESTEKLERİ ANLATTI
İzmir'in bir liman kenti olduğuna dikkati çeken Bakan Pakdemirli, buraya verdikleri desteklere değindi. Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:
"İzmir'in tarımsal üretim değerine baktığımızda Türkiye'de 3'üncü sırada yer alıyor. Türkiye'nin sebze üretiminin yüzde 6'sı, meyve üretiminin de yüzde 3'ü İzmir'den sağlanıyor. 17,1 milyar TL destek ve yatırım yaptık. Kırsal kalkınmada 462 projeye 206 milyon TL hibe ettik."
İZTO BAŞKANI ÖZGENER, TARIMA DAYALI PROJELERİNİ ANLATTI
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de "Amacımız, Avrupa ve ülkemizin en büyük, topraksız, tam otomasyonlu, modern, ısıtma için jeotermal ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan sera ve tarımsal sanayi kümelenmesini oluşturmak" dedi.