Eskişehir Mihalıçcık Koyunağılı köyünde 10 Temmuz'da meydana gelen olayda 33 yaşındaki Duygu Şeker, 11 yaşındaki kızı E.Ö'yü, okul nedeniyle yanında kaldığı babasının evinden almak istedi. Eve girmesi istenen Duygu Şeker'e kızının gözü ününde eski eşi Kamil Özkan tarafından silahla 6 el ateş edildi. 5 kurşun isabet eden Duygu Şeker, kaldırıldığı Eskişehir Şehir Hastanesi'nde 10 gün yoğun bakımda tedavi edildikten sonra taburcu edildi. Eski eşi Kamil Özkan ise çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezevine gönderildi.
"SİLAHI ÖNCE KIZIMA DOĞRULTTU"
Eski eşinin kızına silah doğrulttuğunu söyleyen Duygu Şeker, "Ben kızımı yedi aydır görmüyordum. Okulların tatil olmasını bekliyordum. Okullar tatil olunca, bir hafta önceden eski eşimi aradım, 'kızımı almaya geleceğim' dedim. Sabah saat altıda bahçenin kapısının önünde oldum. Arabadan indim, 'içeriye gir' dedi. 'Yok, içeriye girmeyeceğim' dedim. Yanındaki arkadaşı 'Duygu içeri gir hiçbir şey olmayacak, bir şey yapmayacak korkma' dedi. Onun lafına istinaden girdim. Tam böyle içeriye girdim kızım kapıdan çıktı. Silahı çıkartıp ilk önce kızıma doğrulttu 'annenin yanına inmeyeceksin' dedi. Sonra silahı bana çevirip sıkmaya başladı. 6 kurşun sıktı, beş tanesi bana denk geldi. İki tanesi kasık bölgeme, iki tanesi kalçama, bir de koluma geldi. Ambulansta üstümü kestiler. O bluzu çıkarttıkları zaman zaten bir tane mermi orada düştü. Ondan sonra Eskişehir Şehir Hastanesi'ne götürdüler beni. Bir sürü doktor geldi, hemşire geldi. Ben yalvardım 'beni uyutun dayanamıyorum' diye. Benim çünkü çok ağrım vardı. Doktor geldi, bağırsağımı aldılar. On gün yoğun bakımda yattım" dedi.
"KIZIMIN GÖZÜNÜN ÖNÜNDE BANA KURŞUN SIKTI"
Kızının gözü önünde yaralandığını belirten Şeker, "Kalçama kurşun geldiği için iki kalçamda da kırık var şu anda, tam da işlev yerinde. Ayağa kalkmam, yürümem ondan dolayı yasak. Sakat kalma ihtimalim var. O kendisi şu anda cezaevindeymiş. Kendi avukatları tutuksuz yargılanması için dava açmışlar, herhalde itirazda bulunmuşlar, ret cevabı gelmiş ama bu şekilde olursa onun çıkacağını düşünüyorum. Benim çocuğum korkudan tuvalete gidemedi, banyo yapamadı. Bir de onun gözünün önünde yaşandı bu olaylar. Kolay şeyler değil. Yani yarım insana döndürdü beni. Yarımım yani artık. Ölümün eşiğinden döndüm. Her gün kadınlar ölüyor. Arkasında gözü yaşlı evlatlarına bırakıyorlar, ailelerine bırakıyorlar. Olmasın artık ya. Artık kadın daha aramızdan kaybolmasın. Gitmesin. Yatmıyorlar. Cezalarını almıyorlar. 'Ceza almıyoruz' diyorlar. Vuruyorlar, öldürüyorlar, tecavüz ediyorlar, giriyorlar, geri çıkıyorlar. İşte bundan dolayı zaten bu kadar çok kadın şiddet oluyor, kadın cinayeti oluyor. Erkekler buna sığınıyor çünkü 'yatmıyoruz' diyorlar. Bir de çok güzel de besliyorlar içeride. Adalet istiyorum ben. Can güvenliğim yok. Güvenmiyorum belki yarım bıraktığı işi tamamlayacak. Belki bir başkasının canını yakacak. Çocuğum korkuyor, ben korkuyorum. Ben kapının önüne bile çıkmıyorum. Çocuğum mesela kapının önüne çıkmıyor. Bakkal şurası, bakkala gönderemiyorum çocuğumu. Ben onun hak ettiği cezayı almasını istiyorum" ifadelerini kullandı.