Ankara`da geçtiğimiz günlerde trafikte meydana gelen olay kan dondurdu. T.T. isimli şahıs, dikkatli olması konusunda kendisine uyarıda bulunan motosiklet sürücüsü Burak Karaağaç`ın üzerine kamyonet sürdü. Kameralar tarafından dakika dakika kaydedilen anlar, her şeyi gözler önüne serdi. Kazayla ilgili konuşan Burak Karaağaç şahsın olaydan sonra kendisini arayarak para teklif ettiğini söyledi.
Kamyonun direksiyonu üzerine kırıp çarpması sonucu yaralanan motosiklet sürücüsü Karaağaç, başındaki kask sayesinde ölümden döndüğünü söyledi. Trafikte kendisini sıkıştırdığı için sürücüyü uyardığını belirten Karaağaç, "Böyle bir şey yapacağını hissetsem hiç uyarmazdım. Bakmakla yükümlü olduğum ailem, çocuklarım var. Şu an hayatta olmayabilirdim. O zaman aileme ne olacaktı?" dedi.
Çevreyolunda önceki gün 34 ZTE 10 plakalı kamyonun şoförü T.T. ile 06 DP 4648 plakalı motosikletin sürücüsü Burak Karaağaç arasında trafikte yol vermeme nedeniyle tartışma çıktı. T.T, tartışma sırasında direksiyonu kırdığı kamyonuyla motosiklete çarptı. Kamyonun altında kalmaktan son anda kurtulan Burak Karaağaç, yolda metrelerce sürüklenerek yaralandı. Karaağaç, Yenimahalle Devlet Hastanesi`ne kaldırıldı. Kazanın ardından kaçan T.T., polis tarafından yakalanarak gözaltına alındı. T.T., çıkarıldığı mahkemece `kasten adam öldürmeye teşebbüs` suçundan tutuklandı.
Hastanedeki tedavisi tamamlanan evli ve 2 çocuk babası Burak Karaağaç, taburcu edildi. Vücudunda ezilmeler olan, evde tedavisi devam eden Burak Karaağaç açıklamalarda bulundu. 10 yıldır motokuryelik yaptığını belirten Karaağaç, kamyon şoförünün yolda kendisini sıkıştırması nedeniyle yanına yaklaşıp, uyardığını ve çevirme noktasında polise şikayet edeceğini söylediğini anlatarak, "Kendisine `Ne yapıyorsun, öldürecek misin? İleride çevirmede seni şikayet edeceğim` dedim. Bunu söyler söylemez bana küfretti ve direksiyonu üzerime kırdı. Sonrası zaten görüntülerde olduğu gibi direkt kaçtı. Çevredekiler ileride çevirme noktasında yakalatmış. Kamyon sürücüsünün bana bu şekilde bir şey yapacağını hiç düşünmedim. Sadece sıkıştırdığını söyledim. Böyle bir şey yapacağını hissetsem yanında durmazdım, hiç uyarmazdım. Bakmakla yükümlü olduğum ailem, çocuklarım var. Çok kötü şeyler de olabilirdi. Şu an hayatta olmayabilirdim. O zaman aileme ne olacaktı?" diye konuştu.
Burak Karaağaç, başındaki kask sayesinde ölümden döndüğünü belirterek, "Kaskım beni korudu. Ne olursa olsun motosiklet kullanan bütün arkadaşlar kask taksınlar. Bir adım bile olsa gidecekleri yer, kask olmadan binmesinler motorlarına. Hayatımı kask kurtardı. Kask olmasaydı ya bariyerlerde ya yerde daha kötü şeyler olabilirdi. Beyin kanaması geçirebilirdim, çok feci durumlar yaşayabilirdim. Çarpmanın etkisiyle yerde sürüklendiğim için büyük sıyrıklarım var. Sağ diz kapağımda açılma var. Dikiş attılar. Asfaltta sürüklendiğim için derim soyuldu. Allah kimseye böyle bir olay yaşatmasın" ifadelerini kullandı.
Motosiklet kullananlara, motokuryelere trafikte diğer sürücülerin saygı göstermediğini söyleyen Burak Karaağaç, "Trafikte motokuryelere önlem gösterilsin. Motosiklet sürücüleri de trafikte düşünülsün. Mesela bariyerlerin altı çok geniş. Oraya da girebilirdim, ölebilirdim. Büyük araç sürücüleri sadece kendi canlarını düşünüyor. Motosiklet sürücülerinin de aileleri, çocukları var. Kamyon hız limiti üzerinde gidiyordu zaten. 80-90 kilometre hızla gidiyordu. O yüzden kaçamadım kamyondan ve şu anda bu haldeyim. Yaklaşık 3 ay çalışmayacağım. Ayağa kalkmam 1,5 ayı bulur. Sonra işe başlarım. Ama o ara çalışmayacağım. Ben ev geçindiriyorum, şimdi ne olacak?" dedi.
Burak Karaağaç`ın annesi Kadriye Karaağaç, olay günü köyden döndüklerini, oğlunun motoruna fasulye, yağ, peynir gibi kışlık mutfak ürünlerini yüklediklerini söyleyerek, "Yazık günah değil mi anaları niye ağlatıyorlar? Onun ekmeği o, iki tekerin üzerinde gidiyor. Yazık günah değil mi bu gençlere. Kamyon sürücüsünün çalıştığı şirketin sahibi aradı bizi şikayetimizi geri çekmemiz, şikayetçi olmamamızı istedi. Bana `3 bin lira, 5 bin lira verebilirim, motoru da tanıdığım tamirciler var yaptırabilirim anlaşalım` dediler. Bu sabah da aradı. Kesinlikle kabul etmiyoruz. Bırak 3 bini 3 trilyon verseler de benim oğluma yaşattıklarını silemezler. Bir şey olsaydı ne yapardım ben?" diye konuştu.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı