Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Böbrek Nakli Kliniği, zorlu pandemi sürecinde koronavirüs nedeniyle hayat tamamen durmuşken böbrek nakli olmayı bekleyen hastalar için tüm önlemleri alarak nakillerine devam etti. Merkez, bugün birinci yılını kutladı. Törene, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Emin Kalkan, Marmara Bölgesi Organ Nakli Koordinatörü Op. Dr. Gültekin Hoş, Böbrek Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Melih Kara, nakil olan aileler ve hastane çalışanları katıldı.
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Doç. Dr. Melih Kara ve ekibini kutladı. Prof. Dr. Memişoğlu, “Hem fiziki hem bilim hem de teknoloji anlamında dünyanın en iyi sağlık merkezlerinden birinin daha kuruluş aşamasındayız. Bunu herkesin bilmesinde fayda var. Bu hastane kurulurken tabii zorluklar olacak, hiçbir rahmet zahmetsiz olmaz. Bizim görevimiz idealizm, inanç ve adanmışlığımızı kaybetmemek. Biz bu hastanede en az 7 organla ilgili nakillerin yapılması yönünde planlama yaptık. Sadece böbrek değil, karaciğer, kalp, akciğer nakilleri de yapılmasını planlıyoruz” dedi.
“SADECE İSTANBUL’DA 800 KARACİĞER NAKLİ YAPILIYOR”
Sağlık hizmeti sunumunda Türkiye’nin dünyanın en sosyal, yaygın ve başarılı mücadelesini gerçekleştiren ülke olduğunu ifade eden Prof. Dr. Memişoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bunu aşıda, salgındaki yoğun bakım ekiplerinin alt yapısının gücünde, evde ilaçlarla takipte, 112 gibi her yere ulaşacak alt yapımızda gördük. Sağlık hizmeti sunumunda dünyanın en iyilerinden bir tanesiyiz. Bizden iyi olduğunu söyleyen ülkeler İstanbul’un nüfusunun 10’da biri. Sağlık teknolojisinin üretimi ve yeni şeyleri söylemek için bizim çok daha çabalamamız ve çalışmamız gerektiğini gördük. Bugün sadece İstanbul’da 800 civarında karaciğer nakli yapılıyor. Bu rakamlar daha da artacaktır.”
“HER GÜN YENİ MÜJDELER ALIYORUZ”
Başhekim Prof. Dr. Mehmet Emin Kalkan ise “Bu anlamlı günde teması organ nakli olan isminde çam ve sakura ile hayatın kalıcılığını, medeniyetimizin kalıcılığını bir yandan da hayatın geçiciliğini barındıran Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin Organ Nakli ekibine zorlu süreçler içerisinde konsantrasyonlarını eksiltmeden bugüne bizleri taşımalarından dolayı bir arada bulunuyoruz. Büyük bir pandemi savaşını ve mücadelesini atlattık. Gerek aşılamada gerekse pandemi oranlarında her gün yeni müjdeler alıyoruz. İnşallah bayramı bayram gibi yaşayacağımız gün çok yakın” ifadelerini kullandı.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Böbrek Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Melih Kara ise bir yıllık süreci şu sözlerle değerlendirdi:
“Bir yıl gerek ailelerimiz gerek ülkemiz için çok sıkıntılı geçti. Bu süreçte en çok unutulan hastalarımız kronik hastalıkları olan kişiler oldu, onların tedavilerinde aksamalar yaşandı. Pandemide geçen her süreçte dünyadan aldığımız bilgileri ve deneyimlerimizi bir araya getirerek nakillerin durmasının hastalara faydası olmadığına karar verdik. Hastaların evde kaldıkları sürede hastanelere ulaşamadığı aşamada daha büyük sıkıntılar yaşadığının farkındaydık. Pandemide merkez hastane olmasına rağmen alt yapımızın buna yeterli olması nedeniyle pandemi hastaları burada yatarken biz nakillerimize devam ettik. Gururla söyleyebiliriz ki bir yılda nakile hazırlık sürecinde, hazırlık aşamasında koronavirüse yakalanan hastamız olmadı. Nakil sonrası 3’üncü ayında koronavirüse 2 hastamız yakalandı ve onların tedavileri de gerçekleştirildi.”
Kamuda nakillerin durmasına rağmen burada nakillerin devam ettiğini ifade eden Doç. Dr. Melih Kara, “Eğer sizler hastaya uygun şartları hazırlarsanız koşullarınızı pandemiye uygun hale getirdiğinizde hastalarınızı koruyabiliyorsunuz. Bizler almaları gereken tedaviyi hastalara ulaştırabildiğimizi gördük. Kamuda nakiller durmuştu ancak burada hiç durmadı. Bugün bizim doğum günümüz. İlk naklimizi temmuzda yaptık. Şu ana kadar 21 canlı, 1 kadavra 22 nakil gerçekleştirdik. Böyle bir dönemde kamu için ciddi bir rakam. Hastanelerde nakiller aksamasına rağmen burada aksatmamaya çalıştık. Korkuyla gelip ‘acaba bir şey olur mu?’ endişesi taşıyan hastalara eğitimini aldıktan, dikkat ettikten sonra engellenebileceğini anlattık” dedi.
“HİÇ TEREDDÜT ETMEDEN BÖBREĞİMİ VERDİM”
17 yıllık diyabet sürecinin ardından böbrek yetmezliği tanısı alan Selma Öz, eşinden gerçekleştirilen nakille sağlığına kavuştu. Öz, “Son 4 yıl içinde bypass oldum ve sonrasında böbrek yetmezliği tanısı aldım. Başta önemsemedim. Son 3 ayda tansiyon yüksekliği yaşadım ve yapılan tetkikler sonrası böbrek nakli olmam gerektiği söylendi. Eşimde aldığım böbrekle sağlığıma kavuştum. Kendimi çok iyi hissediyorum. Eskiden yürüyemiyor, ateşler içinde yanıyordum. Ama şimdi sağlığıma kavuştum çok iyiyim” dedi. Eşine böbreğini veren Ferhat Öz ise “Hiç tereddüt bile etmedim. Tek böbrekle yaşayabileceğimi biliyorum. Şu anda çok şükür hiçbir sıkıntım yok. Eskisi gibi yaşam devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Uzun yıllar ilaç tedavisi gördükten sonra kardeşinden nakledilen böbrekle sağlığına kavuştuğunu anlatan Recep Tokmak, “Çok iyiyim doktorlarıma çok teşekkür ediyorum. Onları bir ömür sırtımda taşısam haklarını ödeyemem. 2 buçuk ay önce koronavirüse yakalandım. Ayrı bir bölümde yatmama rağmen nefroloji doktorum takip etti sağlıkla atlattım” dedi.
Tören sonrası, Uluslararası Organ Bağışı Karikatür Yarışması “En İyi Eserler Sergisi” gerçekleştirildi. Sergi sonrası katılımcılar günün anısına fidan dikimi gerçekleştirdi.
