Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Zincirkıran, muhabirine yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığının konuya ilişkin genelgesini ve sektörün gelecek dönem beklentilerini değerlendirdi.
Kararın, öncelikle düğün sahipleri açısından önem taşıdığına işaret eden Zincirkıran, vatandaşların uzun süredir düğünlerini bu şekilde yaparak misafirlerini ağırlamayı beklediğini söyledi.
Sektör olarak yemekli düğünlerin başlayacak olmasına hazır olduklarını aktaran Zincirkıran, sektörün de salgın kurallarına uyum açısından son derece bilinçli olduğunu ve çalışanların aşılandığını bildirdi.
Zincirkıran, sektörün, salgının Türkiye`de görülmeye başladığı Mart 2020`den beri yaşadığı sıkıntılara ifade ederek, "Son derece yerinde bir karar. Düğünlerde yiyecek-içecek ikramına izin verilmesinin sektöre çok faydası olacak. Bu sektörde 400 bin çalışan var. Yemekli düğünler, sektöre ve sektördeki 400 bin çalışana bir nebze ilaç olacak." diye konuştu.
Tüm çalışanların aşılanmaya başlamasıyla artık ofislere dönüşlerin de başlamasını beklediklerini belirten Zincirkıran, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her hafta iş yerlerindeki çalışan sayısı artıyor. İş yerlerine ve ofislere dönüş oldukça bunlar için de yemekhane hizmeti alınacak. Bu hizmeti de pandemi koşulları içinde seyreltilmiş ve vardiyaları ayarlanmış şekilde vereceğiz. Bundan önceki yazlarda, tatiller ve 2 bayramın denk gelmesi nedeniyle durgunluk oluyordu ancak bu yaz piyasadaki hareketlenmeyi çok yakinen görüyoruz. Aşılanma günlük 1 milyonlara çıktı. Bu yaz döneminde hazır yemek sektörünün tekerlekleri tekrar dönmeye başlayacak. Önümüzdeki bahar aylarında okulların açılmasıyla beraber salgın öncesi döneme döneceğiz."
Ekonomiyi olumlu yönde tetikleyecek
Zincirkıran, ülkedeki tarımsal üretimin yüzde 25`ini sektör olarak kendilerinin kullandığına dikkati çekerek, hazır yemek sektörünün hareketlenmesiyle pek çok yan sektörde de hareketlenmelerin yaşanacağına işaret etti. Zincirkıran, "Biz durduğumuz zaman, tarım ve et sektörleri de duruyor. Arz fazlası oluşan birçok ürünün sokaklara döküldüğünü gördük. Çiftçiden gıda sanayicisine kadar pek çok sektörü etkiliyoruz. Yani bizim hareketlenmemiz ülke ekonomisini de olumlu yönde tetikleyecek. Endüstriyel yemek sanayicileri olarak tarımın lokomotifiyiz." değerlendirmesinde bulundu.