Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda, gündemdeki konulara ilişkin açıklama yaptı.
AFYON’DA YAPILAN SEÇİM: KARABACAK’I TEBRİK EDERİM
Geçen hafta sonu Afyonkarahisar’ın Güney Beldesi’nde yapılan seçime ilişkin Destici, “Güney tekrar belediyelik kazandıysa bizim adayımız Süleyman Çağlar, ben ve arkadaşlarımın büyük emeği var. Çağlar hak etmişti ama halkımızın tercihine saygılıyız. Seçimi AK Parti adayı Erol Karabacak kazandı, tebrik ediyorum. Seçimden önce ve seçim sırasında ‘biz kazanacağız, iktidar, cumhur ittifakı dersini alacak’ diyen diğer partiler, seçim sonrası ‘küçük bir belde, büyütmemek lazım’ açıklamaları yapıyor bu ikiyüzlülüktür, kınıyorum. Seçim sonucu gösteriyor ki BBP, milletin umududur, gözbebeğidir. Her seçim çevresinde ciddi, liyakatli, yerinden adaylarla halkımızın karşısına çıkacağız” diye konuştu.
MÜSİLAJ: BAKANLIĞIN AÇIKLADIĞI TEDBİR PAKETİNİ DESTEKLİYORUZ
Müsilaj’ın biyolojik ve kimyasal atıkların denize karışmasından oluştuğunu aktaran Destici, “Geçmiş yıllarda maalesef tedbirler alınmamış. Hem yerel yönetimlerin hem de bugüne kadar Türkiye’yi yöneten hükümetlerin sorumluluğu var. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın açıkladığı tedbir paketini destekliyoruz. Doğru ve yerinde tespitlerdir. Keşke bunlar, 10,20 yıl önce yapılsaydı. Hiç kimseye taviz göstermeden bu eylem planının gerçekleştirilmesi lazım, kuralların uygulanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
SİYASETİN FİNANSMANI ŞEFFAF OLMALIDIR
Yeni anayasa çalışmaları ve seçim kanununa yönelik Destici, “Sürekli iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter sistem istediklerini söylüyorlar ama ortaya koydukları bir şey yok. Bu konuyu sürekli gündemde tutmanın, Türkiye’nin önün tıkamanın kimseye faydası yok. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 8 maddelik güçlendirilmiş parlamenter sistem tarifi yaptı. İlk maddelerinde yüzde 5 seçim barajı var. Hani güçlü parlamento, temsilde adalet diyordunuz. Dakika 1 gol bir. Siyasetin finansmanı şeffaf olmalıdır. Herkes karanlık işlerden uzak durmalıdır. Şeffaflık olmayınca, yarış adil olmuyor, yolsuzluğun, fırsatçılığın önü açılmış oluyor” dedi.
HDP’NİN KAPATILMASI: ANAYASA MAHKEMESİNİN BAHANESİ KALMADI
HDP’nin kapatılmasına yönelik Destici, “Türkiye’nin kanayan ve kanatan yarası terördür. Terör on binlerce insanımızın canını aldı. Trilyonlarca dolar paramız gitti. Milletin geleceği gitti. Bunların nedeni terör örgütü ve Türkiye’de bir partisi var, bu olamaz. Uluslararası hukuka göre de olamaz. Bunlar o kadar pervasızlaştılar ki biz terörle mücadele için Barış Pınarı Harekatı, Zeytindalı Harekatı gibi harekatları gerçekleştirirken, ülkemizi işgalci, ordumuzu katliamcı olarak gösterdiler. Bunu Avrupa’da dillendirdiler. Meclis kürsüsünde söylediler. Terör örgütünün partisinin mecliste başkanvekili var. Ben onun yönettiği oturumlara girmiyorum. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı haklı olarak kapatma davası açmıştı. Anayasa Mahkemesi de ‘birtakım eksikler var’ diyerek iade etmişti. Bize göre eksiklik yok. HDP’nin terör örgütü PKK’nın partisi olduğu çok açık. Zaten kendileri de bunu inkar etmiyor. Dosyadaki eksikler tamamlanıp, yeniden gönderildi. Uluslararası hukuk, iç hukukumuz, milletin vicdanı partinin kapatılmasını emrediyor. Anayasa Mahkemesi’nin bahanesinin kalmadığını düşünüyorum. Uzatmadan bunun gerçekleşmesini bekliyoruz. Yeni kurulursa kurulsun, terör örgütü kurarsa yine kapatacaksın, desteklerse yine kapatacaksın” diye konuştu.
“CHP, İYİ PARTİ VE HDP İSTANBUL SEÇİMİNE BİRLİKTE GİRDİ”
Terör örgütüyle ilişkisini keserse saygılı olacaklarını belirten Destici, “Her fikre ve düşünceye saygılıyız. Kürtler bizim kardeşimizdir. 2018 genel seçimlerinde gizli 2019 yılı yerel seçimlerinde ise açık ittifak ettiler. İstanbul seçimleri bunun örneğidir. CHP, İYİ Parti ve HDP seçime birlikte girdiler. Şu anda belediyeyi birlikte yönetiyorlar. Vatan, millet, din ve devlet düşmanlarının kökünü kazıyacağız. Sizin meclisten kökünüz kazınacak. Türk milleti mecliste hain, terörist istemiyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Çin’e mahkum olmadığını söyleyen Mustafa Destici, “Doğu Türkistan hepimizin konusudur. Milli bir konudur, oradaki zulme en çok tepkiyi biz verdik. BBP ve Alperenlerin hakkını teslim edeceksiniz. En samimi duruşu biz gösterdik ve göstereceğiz. Doğu Türkistanlı kardeşlerimize uygulanan bütün yasakların kalkması lazım. Çin ile gerekirse ilişkilerimiz keseriz, onlara mahkum değiliz. Çin bize mahkumdur. Çin işgale devam ettiği sürece, biz dost gözüyle bakamayız” dedi.