Türkiye'nin koronavirüs salgınına karşı Çin ve Almanya'dan ithal ettiği Sinovac ve BionTech aşıları, Ankara'da Sağlık Bakanlığı'nın ana deposunda saklama koşullarına uygun tasarlanan özel odalarda muhafaza ediliyor. Türkiye'ye özgü aşı güvenliğini sağlayan ATS ile her dozuna kimlik numarası ve karekod tanımlanan aşılar, daha sonra özel kolilerle illere gönderiliyor. İllerde hazırlanan depolarda ve buzdolaplarında da uygun koşullarda saklanan aşılar, ATS ile kimlik numarası ve karekod sayesinde anlık takip ediliyor. ATS Çağrı Merkezi çalışanları ise, ülke genelinde yaklaşık 13 bin depodan gelen verileri takip ederek, elektrik kesintisi, sıcaklık limit aşımı gibi sorunlar yaşanması durumunda anında devreye girerek, ilgili depo ve dolap görevlilerini uyarıyor. Aşılara ilişkin olumsuz bir durumda ise aşı uygulamasının önüne geçiliyor.
'ATS, DÜNYADA TEK'
Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Aşı ile Önlenebilir Hastalıklar Daire Başkanlığında görevli Dr. Tarkan Mustafa Yamanoğlu, ülkeye geldikten sonra güvenilirliği tespit edilen aşıları, kişilere uygulanana kadar takip ettiklerini söyledi. Yamanoğlu, "Burada iki tane faktörümüz var; birincisi sisteme dışarıdan bir aşının girmesini engellemek ve aşı olmayan bir ürünün kişiye uygulanmasını engellemek. İkinci faktörümüz de gönderdiğimiz aşıların soğuk zincirinden emin olmamız gerekiyor. Bunu garanti altına almak için 2014 yılında milli imkanlarla geliştirilen ATS'yi kullanıyoruz. Dünyada bu kadar kapsamlı aşıyı takip edebilen, soğuk zincirini, stokunu ve farklı bilgilerini takip eden başka bir sistem yok. Bu konuda dünyada tek. Şu anda Türkiye'nin bütün altyapısını ve durumunu bir saniyede görebiliyoruz ve buna göre de planlama yapma şansına sahip oluyoruz" dedi.
'AŞILAR BOZULMASINI ÖNLÜYORUZ'
Türkiye'de bulunan bütün sağlık tesislerinin ATS tarafından kontrol edildiğini vurgulayan Yamanoğlu, "Hangi depoda, hangi dolapta, hangi araçta ne kadar aşı olduğu bellidir. Ve o deponun, dolabın, aracın 24 saat soğuk zincirle ilgili sıkıntısı olup olmadığını izliyoruz. Bunun içinde geliştirmiş olduğumuz algoritmalar var, her an sıcaklıkları ölçüyoruz. Eğer belirlediğimiz kriterlerin dışına çıkacak olursa çağrı merkezleri üzerinden o birimin, dolabın veya aracın sorumlusunu arayarak uyarıyoruz ve tedbir almasını söylüyoruz. Bunu yaparak, aşılar bozulmadan, proaktif bir korumu yapmış oluyoruz" dedi.
'RİSKLİ SÜRE AŞILIRSA AŞI İMHA EDİLİR'
Yamanoğlu, aşı saklanan birimlerde herhangi bir sıkıntı yaşanması durumunda ATS çağrı merkezinin 'alarm' şeklinde uyarı geldiğini belirterek, "Alarm üretildikten sonra kullanıcılara alarm türüne göre müdahale etmeleri için 1 ile 2 saat arasında süre veriyoruz. Bu sürede aşıların bozulmadığından eminiz; ama bu süreler aşılırsa, alarm kapatılmadıysa ve müdahale edilmediyse sistem otomatik olarak o aşıları kullanılamaz duruma getiriyor. Ve ardından bir üst birimin konuyu değerlendirmesini, elle kontrol etmesini gerektiriyor. İl Aşı Komisyonları, Soğuk Zincir Komisyonları bunu değerlendirirler; aşıda eğer fiziki olarak herhangi bir hasar olmadığından emin olurlarsa bu tekrar kullanıma açılır veya kullanılamaz kararı verilerek imha süreci başlatılır. Aynı şekilde Türkiye'de aşı taşıyan araçların hem konum bilgilerini hem üzerinde aşı olup olmadığını hem de sıcaklık kayıtlarını da bu sistem sayesinde izleyebiliyoruz" ifadelerini kullandı.
ATS Çağrı Merkezi Sorumlusu Ekrem Dağlı ise, "Türkiye'de bulunan yaklaşık 13 bin aşı dolaplarının sıcaklık ve stok takibini yapıyoruz. 7/24 esasıyla burada görev yapan arkadaşlarımız, dolaplarımızdan gelen sıcaklık limit aşımlarında ilgili kişilere gerekli bilgilendirmeyi yaparak, uyarıda bulunuyor" dedi.