Kendinizi komedi/ drama oyuncusu olarak mı görüyorsunuz?
Açıkçası çok şanslıyım ki; hem drama hem de komedi oynayabiliyorum. Herkes drama oynayabilir ama komedi ayrı bir yetenek gerektirir. Kendimi bu konuda gerçekten çok şanslı buluyorum.
Amerika`ya neden gittiniz?
Yaratılış itibariyle araştırmayı seviyorum. Orada biraz sektörü incelemek ve profesyonel aktörlerin kendilerini nasıl yenilediğine bir bakmak istedim. İlk olarak da onların gittiği workshoplara gittim. Ünlü oyuncuların koçlarıyla çalıştım.
Kimdi bu isimler?
Stella Adler`den; Eric Morris tekniklerini öğrendim. Bradley Cooper`in oyuncu koçu Anthony Meindl ile ve Halle Berry`nin oyuncu koçu Margie Haber`le çalıştım. Hepsi güzel tecrübeler, kazanımlar oldu benim için? George Clooney`in gittiği Beverly Hills playhouse sahne sanatları eğitimi de aldım. Bu stüdyoların profesyonel aktörler için özel sınıfları oluyor hepsine katildim.
Profesyonel pek çok oyuncunun yapmadığı kazanımlar bunalar? Neden hepsine katıldınız?
Aslında bizim işimiz spor yapmak gibi yani kasları aktif tutmak lazım. Hollywood`da çok dolu mesleğime dönük eğitim araştırmaya ciddi vakit ayırdım. Hem kendimi geliştirdim hem de bir gün bu bilgileri aktarabileceğim bir okul açarsam her iki sineme teknik bilgi deneyimine hakim olmak istedim.
Sinema, film sektörüyle alakalı Hollywood`da dikkatinizi en çok çeken ne oldu?
Setlerdeki konfor. 8 saat çalışma kuralı. Büyük kameralar ve ışıkların araçtan indirilip çekim yerine kadar insan gücü yerine özel tekerlekli taşıyıcı küçük araçlar olması. İlk önce insani gelişimi destekleyen tutum ve çözümleri en fazla dikkatimi çeken şeyler oldu.
Yabancı oyunculardan en sevdikleriniz hangisi?
İşini askla yapan her meslekten herkesi seviyorum. Cate Blachett` in bende ayrı bir yeri var.
Hollywood`un ünlü oyuncuları içinde dostlarınız, yakın arkadaşlarınız olduğunu biliyorum. Bahseder misiniz?
Evet.. Oyuncu olduğum için ve oradaki profesyonel oyunculara verilen her eğitimi aldığım için sektörden çok arkadaşım oldu. En yakın olduklarımdan; Lion King, little Arthur filmlerinin yapımcısı ve yönetmeni arkadaşım. Ev partilerinde bizi hep davet ederler. Steve Tyler in yakın dostu benim de çok iyi bir arkadaşım. Onların özel davetleri olur. Bu davetlerden birinde; Sharon Stone, Leonardo di Caprio vardı. Bu dünyaca ünlü isimlerle aynı ortamda bulunmak, yan yana oturmak, sohbet etmek çok keyifli bir deneyim oldu?
Sizi bu ortamda en çok ne etkiledi? Çok sevilen ünlü oyuncular en dikkatinizi ne çekti?
Açıkçası benim dikkatimi çeken şu oldu; bu davetler az sayıda ve ayni ortamda olduğunuz herkese eşti davranmanız gereken davetler. Bu benim şahsi tespitim. O zaman bu dünyaca ünlü oyuncular sizinle daha rahat sohbet ediyor. Yaklaşıyor arkadaş oluyorsunuz? Konuşuyorsunuz ve gerçekten çok samimi gerçek davranıyorlar. Bunun için o gibi ortamlarda "hayran" gibi davranmamanız gerekiyor.
Oradaki yakın arkadaşlarınızdan birisi de ünlü şarkıcı Michael Jacakson`un menajeri.. Nasıl dost oldunuz? Ayrıca;bir kaç proje teklifi sunmuş neden geri çevirdiniz?
Evet? Jeffre Phillips benim arkadaşlarımdan biri? Beni tanıdığı için mesleğimi de biliyor, orada neler yapabilirim diye genelde her sohbetimizde konuşma konusu yapardı. İşinde çok başarılı bir menajer ve ayni zamanda yapımcı. Showreel vermiştim kendisine. Benden 3 şey çıkarabileceğini söyledi. Hiçbir şekilde "audion a gitme" dedi. "Aksanın olduğu için verecekleri roller seni tatmin etmez ama sana yazılmış özel bir senaryo ile karşına George Clooney gibi birini koyup az bütçeli güzel bir romantik komedi yapabiliriz, bununla Hollywood a adım atmış olursun ve arkası da gelecektir" dedi. Benimle ilgili en büyük iddiası da; hem Avrupalı, hem İspanyol hem de doğu kültürüne hitap edebilecek çok avantajlı bir yüzüm olduğunu söyledi. Kabul edersem böyle bir çok iyi bir başlangıçla yolumun açık olacağını söyledi.
Size güven verdi mi?
Çok.. Jeffre benim arkadaşım ama benden ısrarla bir showreel istedi. Hazırladım? Seyrettikten sonra bana çok iyi mi dans ediyorsun diye sordu ve bunu hiç unutamam. Çok şaşırmıştım çünkü çünkü gerçekten çok iyi dans ederim bu arada. Bunu çok kısa bir görüntüden anlamış olması, ne kadar iyi gözlem yapabilen bir menajer olduğunun bir kanıtı bence? Sesi mi de beğeniyordu. Albüm yapalım diyordu. ve her gün hangi saatlerde, ne zaman, ne yapmalıyım? ve trainer ve ses için kimlerle çalışacağıma, sahne kostümlerimde kimlerin hazırlayacağından, isimlerine kadar bir planlamayı benimle paylaştı. İlk defa bu kadar profesyonel bir teklifle karşılaştım. Her şey en ince detaylara kadar düşünülmüş olan planlamada, bir sene sonra çıkartacağımız albümle nerede olacağımı, konser stratejilerimize kadar anlattı ve "Bu benim en iyi olduğum hat bunu seçersen burada yolun açık" dedi. Üçüncü seçenek de reality show yapabiliriz marka işbirlikleri çalışabiliriz dedi. Ben workshoplara gidiyordum, değerli bir iş adamının eşiydim. Jeffre bana "mesleğini yapmak isteyen bütün dünyadan oyuncu olmak için Los Angeles` a gelip şansını deneyen tüm oyuncuların sesi olursun, ilginç bir hayatin var. ve bu çok dikkat çeker" diye bayağı konuştu bizimle. İkna da oldum aslında ama görüşmelerimiz devam ederken tam o dönemde ikinci çocuğa hamile kalınca, Allah`ın bizim için başka planları varmış deyip teklifi rafa kaldırdım. Dostluğumuz devam ediyor.
Hollywood`dan teklifi aldınız. Michael Jacakson`un menejeri bile sizi ikna edemedi? Neden?
İkna etti aslında hatta biz planlar yaptık ama ben ikinci çocuğuma hamile kalınca teklifiler öylece kaldı. Sanat yaratmak demek? Öyleyse en büyük yaratım da bir bebeğin dünyaya gelmesi, çocuk yapmak bence? Aile kurmak istedim. Çocukları çok seviyordum ve çocuk yapmak istiyordum. Zirvede bıraktı derler ya hani benim için de benzer bir durum oldu. 18 tane dizi teklifi ve 8 tane başrol teklifi aldım doktorlar dizisinden sonra. Bu fırsatları değerlendir sonra çocuk yaparsın dediler. Sinema sektöründe yeterince tatmin olmuştum ben ve anne olmak istiyordum. Kadınların biyolojik saati vardır ya benimki de çalıp duruyordu anlayacağınız. Tamamen isleri bırakmadım ama isteyerek hamile kalınca o her zaman istediğim çocuğumu doğurmak için Amerika`ya gitmiştim. 1 sene sonra yine dizi, sinema yaparım diye düşünüyordum. Ama insanın kendi bebeğini kucağına aldığında nasıl bir eşsiz mucize yaşadığınıza inanamıyorsunuz. ve inanın o andan itibaren en önemli, öncelikli işiniz annelik oluyor? Ben de böyle işledi zaman. Her gelen teklifte erteledim. Anı yaşamak vardır ya ailemle anı yaşadım. Bebeklerimin, bebek büyütmenin doyulmaz tadını yaşadım.
Yeni projelerden bahseder misiniz?
Bu sene iki teklif aldım ama İstanbul`da olamadığım için pandemi nedeniyle değerlendirmedim. Sanat benim olmazsa olmazım. Kendimi sanatla ifade ediyorum. Şimdilerde çocuklarımın çok istediği bir uğraşım var. YouTube kanalımız yayına başladı.
İçeriğinden bahseder misiniz?
Lifestyle bir kanal yayını yapıyorum. Her şeyi kendim yaptığım için biraz zorlanıyorum. Yaparken öğreniyorum. Mesela bir videomda tripodun kamerayı koyduğum yerindeki vida gevsek kalmış, kamera eğilmiş yavaş yavaş ama umursamıyorum onu da yayına koyuyorum. Daha samimi ve neler yaşıyorsak onlar var videolarımda. Hiçbir şeyi planlı çekmiyorum. Pandemide arkadaşlarımızla görüşemeyince kendime böyle bir iletişim kurdum belki de...
Buradaki amacınız nedir?
Gülseven Yılmaz Yotube kanalımda Her hafta 1 video yayınlamak, algoritma için gerekliymiş. Dedim ya bir taraftan da öğreniyorum diye. Seyahatlerim, yeme içme, kullandığım ürünler, çocuklarla yaptığımız aktiviteler, bazı konulardaki fikirlerimle ilgili konuşmalar da çekeceğim yakında, biraz oyunculuk tekniklerinden bahsedenim belki. Canim nasıl isterse öyle ilerliyor. Vlog gibi düşünebiliriz. Kanalım para kazanmaya başlayınca ihtiyacı olan çocukların eğitimine katkıda bulunmak ve okullara kütüphaneler yaptırmayı hedefliyorum.
Kaynak: Hürriyet