Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulu (YDK) toplantısı, koronavirüs tedbirleri kapsamında online olarak başladı. FB TV ve sosyal medya hesaplarından yayınlanan nisan ayı olağan divan kurulu toplantısını Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük evinden yönetirken, Başkan Ali Koç ve yönetim kurulu üyeleri Ülker Stadı 1907 Tribünü'nde sosyal mesafe kuralına uyarak takip etti. Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük'ün açılış konuşmasının ardından toplantı, Yüksek Divan Kurulu Üyelerinin videolu mesajları ile devam etti. Ardından ise Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Kızılhan, yönetim kurulu faaliyet raporunu açıkladı. Sonrasında kürsüye gelen Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, açıklamalarının ardından üyeler tarafından yöneltilen soruları cevapladı.
"GEÇEN HAFTA BİZİM İÇİN KARLI OLDU"
Yüksek Divan Kurulu Başkanlığına yeniden aday olacağını açıklayan Vefa Küçü'ü tebrik ederek konuşmasına başlayan Ali Koç, "69 puanla ikinci sıradayız. Geçen hafta bizim için karlı oldu. Bay geçtiğimiz haftada 3 rakibimiz de puan kaybetti. Geçmişteki haftalarda sonuçlar olumlu cereyan etmiyordu. Bu sefer çok şükür ki lehte sonuçlar yaşandı. Artık hepimizin bildiği gibi her bir maç, final maçı" dedi.
"İÇ SAHADA OLUMSUZ ANLAMDA REKOR KIRARKEN, DIŞ SAHADA ÜSTÜN BİR PERFORMANS SERGİLEDİĞİMİZ GARİP BİR SEZON YAŞIYORUZ"
Koronavirüs salgını sebebiyle bu sezonun olağanüstü yaşandığını dile getiren Ali Koç, "Büyük taraftar desteğiyle daha da güçlenen takımlar, taraftarsız kalmaktan fazlasıyla etkilendi. Geldiğimiz nokta itibarıyla baktığımızda iç sahada olumsuz anlamda rekor kırarken, dış sahada üstün bir performans sergilediğimiz garip bir sezon yaşıyoruz. Avrupa'da da büyük takımlar beklenmedik sonuçlara imza atıyor. Kaybetmememiz gereken puanları kaybettik. Bunlarla beraber göz göre göre hakem hatalarından kaybettiğimiz, heba olan puanlarımız var. Her şeye rağmen toparlanmayı bildik ve şampiyonluk inancımızdan vazgeçmedik. Şu an geldiğimiz noktada tüm olumsuzluklara rağmen son maçlarda sergilediğimiz performans, takımımızın yakaladığı kimya ve birkaç hafta öncesine kadar hayal olarak gördükleri şampiyonluğun camiamızın yakaladığı havayla bir kez daha takımımız şampiyonlukla telaffuz edilmeye başlandı. Kadro derinliğimiz bu süreçte bize rekabet avantajı oluşturacaktır. Bu avantajı kullanarak sakatlık ve koronaya yakalanmadan hak ettiğimiz şampiyonluğa ulaşmak en büyük hedefimiz. Takımımızın bugünlerinde önemli payı olan Erol hocamıza da teşekkür ediyorum. Onun da bu süreçte katkıları çok büyüktür" diye konuştu.
"EMRE BELÖZOĞLU'NA İNANCIMIZ SONSUZ"
Sportif direktörlük görevinin yanı sıra futbol A takım direktörü olarak da görev alan Emre Belözoğlu'na inançlarının sonsuz olduğunu dile getiren Başkan Koç, Erol Bulut'un kendilerinde her zaman özel bir yeri olacağını ifade ederek, "Erol Bulut'un ayrılmasıyla sportif direktörümüz Emre Belözoğlu'nu teknik direktörlüğe getirdik. Emre Belözoğlu, Fenerbahçeli duruşu, hırsı ve kariyeri ile saha kenarında tecrübesiz olsa da bu süreci futbol zekasıyla yönetecektir. Ona inancımız sonsuzdur" şeklinde konuştu.
"HER TAKIMIN YAŞADIĞI ŞEYLERDEN KOMPLO ÇIKARMAYI MANTIKSIZ BULUYORUM"
Bu sezonun "hem şampiyonluk hem düşme hattı için belki de son yıllarda olmadığı kadar rekabetçi bir sezon" olduğunu dile getiren Ali Koç, "Bu haftalara geldiğimiz dönemlerde yapılan bazı açıklamalar, sergilenen hareket ve tavırlar süreci saha içinden saha dışına taşıyor. En azından biz böyle okuyoruz. Türkiye Futbol Federasyonunu (TFF), hakemleri ve kamuoyunu etkisi altına almaya çalışan hamleleri endişeyle görüyoruz. Her takımın yaşadığı şeylerden komplo çıkarmayı mantıksız buluyorum. Özellikle son 15 yıldır Fenerbahçe'ye yaşatılanlara, camiamıza yapılanlara dair tüm gerçekleri hem futbolun paydaşları hem de Türkiye çok çok iyi biliyor. Ama biz doğru bildiğimiz yolda yolumuza devam etmeye çalışıyoruz ve bunları polemik haline getirmek istemiyoruz. Taraftarımızdan rica ediyorum her açıklamanın satır arasını okuyun, bir şey çıkartmayın, biz şampiyonluğumuza odaklanalım" ifadelerini kullandı.
"3 YILDIR 1959 ÖNCESİ ŞAMPİYONLUKLARI KONUSUNA ÇALIŞTIK"
1959 yılı öncesi şampiyonluk konusunun bir gecede akıllarına gelmediğini dile getiren Ali Koç, bu konu ile alakalı 3 yıldır çalıştıklarını belirtti. Ali Koç, TFF'den tarafsız ve adaletli bir yönetim beklediklerini yineleyerek, şunları söyledi: "1959 öncesi şampiyonluk konusunun sık sık tartışılmasını sağlıklı buluyorum. Kamuoyu bu konuyla alakalı bilinçleniyor. 1959 öncesi şampiyonlukların sayılması adına resmi başvuru yaptık. Bazı kesimler tarafından ifade edildiği gibi Fenerbahçe'nin bu konuyla ilgili daha önce resmi bir başvurusu söz konusu değildir. Yönetimimiz 3 yıldır bu konu üzerinde çalışmaktadır. Geçmiş yönetimlerde de bu çalışmalar yapılmıştır. Biz bir gece kalkıp hadi başvuru yapalım demedik. Planlarımız çerçevesinde dönemimiz bitmeden gerekli başvuruları yaptık. Biz hakkımızı istiyoruz. Bizim başvurumuz aslında Türkiye futbol tarihine, hatta Türkiye Cumhuriyeti tarihine sahip çıkma anlamı taşıyor. Mantıklı bir iletişim stratejisi uyguluyoruz. Bizim argümanlarımızı destekleyen, karşı tezleri çürüten yerel bilgi ve belgeler söz konusu. Dönemin Türkiye futbol şampiyonasına katılacak takımların yol masraflarının azaltılması için Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün imzaladığı bir belge var. TFF web sitesinde 1959 öncesi için Türkiye şampiyonluklarına atıflar var. Avrupa'da da benzer durumlar söz konusu ve yurtdışı örnekleri de bizim tezlerimizi ispatlamaktadır. 1959 yılı öncesi şampiyonlukları TFF'nin kuruluşu olan 1923 yılından itibaren istiyoruz. Tüm gerçekler ortadayken bazı kesimler haklı talebimizi sulandırma çabasındalar. Hala yerel şampiyonluklar diye algı yapıyorlar. Fenerbahçe, İstanbul Ligi'nde en fazla şampiyon olan kulüp ama bizim başvurumuz bununla alakalı değil. Bizim istediğimiz Türkiye futbol birinciliği ve milli küme şampiyonluklarıdır. Bugün Süper Lig'de 14 şehrin takımıyla mücadele edilmektedir. 1959-1967 yılları arasında organize edilen liglerde sadece 3 şehirden takımlar arasında yapılan şampiyonluklardır. 1935 yılındaki şampiyonluğumuzda ise 22 farklı şehir takımlarının katıldığı turnuva sonunda Fenerbahçe şampiyon olmuştur. Bu bahsettiğimiz şampiyonlukları ülke genelinde olduğuna ifade eden dokümanlar vardır. Ezeli rakibimizden bahsetmişken şunu söylemek istiyorum. Ayrı ayrı yerlerde ve zamanlarda konuşacağımıza beraber çıkalım, hukukçularımızla, profesyonellerle, gerekirse başkan seviyenizde kendi kanalınızda dahil çıkıp görüşelim. En sağlıklı platform ortak akıl. Beraber oturacağımız bir masa etrafında sizlerin belirleyeceği kişilerle bu konuları tartışmayı, hem de polemiklere fırsat vermeden bu konuyu en iyi şekilde değerlendirmek için doğru bir öneri olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda biz bulunduğumuz pozisyon noktasında rahatız ve hakkımızın verileceğine inancımız tamdır. Bu dönemlerde Fenerbahçe dışında şampiyon olan takımlar da var. Onlar da gerekli başvurularını yaptılar. Bu noktadan sonra top TFF'dedir. TFF'nin vereceği karar hem kendi tarihine hem de cumhuriyetin tarihine sahip çıkma anlamına gelmektedir. Bu konuda hiç acele etmeye gerek yok. Biz olalım olmayalım bundan sonraki yönetimler de takip edecektir. TFF'ye çağrım bu konuyla alakalı bir komisyon kurulsun, bizler gelelim tezlerimizi sunalım neden böyle düşündüğümüzü söyleyelim ve sunumlarımızı yapalım. Aceleye getirmeden baskı altında kalmadan en sağlıklı kararın verileceği bir süreç tesir edilirse bizim endişemiz şüphemiz yok. Burada sorgulanması gereken resmen oynamış kupası hikayesi olan içinden efsane futbolcular çıkartan bu şampiyonluklar nasıl yok sayılır."
"TÜM BRANŞLARDA VARIZ VE BAŞARILIYIZ"
Sarı-lacivertli kulübün rakiplerinin aksine tüm branşlarda yer aldığını kaydeden Ali Koç, "Biz her branşta varız. Diğer ezeli rakiplerimiz için aynı şeyi söyleyemeyiz. Yeni yapılandırma anlaşmasından sonra futbol tarafından dernek tarafına kaynak aktarılması söz konusu olmayacağı için bundan sonra iddialı spor kulübü durumunu oturup değerlendirmek zorundayız. Bu branşlara yapılan yatırımların karşılığı olmuyor. Erkek basketbol takımı bir yere kadar. Diğer branşlarında biraz sponsorluk geliri var onun dışında yok. İnşallah her sezon tüm branşlarda iddialı durumumuzu sürdürebiliriz. Şu an içinde bulunduğumuz durum itibarıyla bu durum zorlaşıyor" dedi.
"HER DEPLASMAN MAÇINA FARKLI FORMAYLA ÇIKMA SÖZ KONUSU DEĞİL"
Ali Koç, çubuklu formanın her zaman sergileneceğini vurgulayarak, "En fazla 4 forma resmi başvurusu yapabiliyoruz. Her deplasman maçına farklı formayla çıkma söz konusu değil. Önümüzdeki yıl çok farklı ve iddialı formayla geliyoruz. İnşallah taraftarlarımız bu formaları beğenir" şeklinde konuştu.
"BAŞKAN ADAYLIĞI KONUSUNDA NET BİR ŞEY SÖYLEMEK İÇİN ERKEN"
Ali Koç, seçimli olağan genel kurulda başkanlığa yeniden aday olup olmayacağı ile ilgili olarak şunları dile getirdi: "Başkan adaylığıyla ilgili net bir şey söylemenin erken olduğunu düşünüyorum. Bununla beraber ihtiyaçlar ne gerektiriyorsa onun yapılacağından da hiç şüpheniz olmasın. Üzüldüğümüz, kırıldığımız, kaygılandığımız anlar oldu. Ancak başkan olduğum için pişmanlık duymadım. Biz var gücümüzle çalışıyoruz. Futbolla ilgili yöneticiler ve ben yakinen ilgileniyoruz. Yaptığımız her icraatı, her durumu medyada çıkartmıyoruz. Sanmayın ki burada işleyen bir sistem yok. Biz sadece fazla medyaya yansımasına sıcak bakmadığımız için pek çok dokunuşu paylaşmıyoruz. Bugün yakaladığımız bir hava ve kimya var. Bu yolda herkesin çorbada tuzu vardır. Futbolda son dönemde istediğimiz noktalara varamıyoruz. Bizden kaynaklı olan ve olmayan sebepleri var. 6 hafta kala içinde bulunduğumuz durum umut verici. İnşallah mutlu sona ulaşırız ve rahat bir nefes alıp daha sonraki planları yapabiliriz. Aslında son 3 yıl düşündüğümüzden çok farklı değil, uygulanmasında daha başarılı olunması gerekiyor. Doğru yaklaşım, doğru felsefe ve değerlerle bir stratejimiz vardı ancak uygulama aşamasında istediğimiz doğrulukta yapamadık. Burada paha biçilemez tecrübe kazandık ve dersler aldık. İleriye dönük olarak bu yaklaşımları devam ettirmek istiyoruz. Futbol takımımızın planlamasını en çok etkileyecek konu yeniden yapılandırma şartları. Bunlardan bir tanesi 2 sene içerisinde bütçelerimizi 40 milyon civarına çekmek. Biz geldiğimizde 92 milyondu şu anda 50-52 milyon bandına geldik. Bizim bunu 40-45 arasına çekmemiz gerekiyor. Bunu yapmak için çok daha kalıcı transfer politikamızın olması gerekiyor. Daha fazla Szalai ve Pelkas bulmamız gerekiyor, yaş ve maaş yükü olarak. İleride yaptığınız yatırımın dönüşünün olması gerekiyor. Yurt içinde öz kaynaktan çok daha fazla sporcu üreten konuma gelmemiz gerekiyor. Bazı yanlış kararlardan dolayı zaman kaybettik ama temel felsefe aynen devam etmektedir."
"AZİZ YILDIRIM İLE OMUZ OMUZA MÜCADELE VERDİK"
Fenerbahçe Kulübü Eski Bakanı Aziz Yıldırım ile ilişki ve diyaloğa açık olduklarını söyleyen Ali Koç, "Ben 6 yıl başkanımızla görev aldım. Beraber mücadele ettik. Güzelde günlerimiz oldu mutsuz da günlerimiz oldu. Aziz Yıldırım ile omuz omuza mücadele verdik. Kendisinin kulübümüz ve Türk sporu adına yaptıklarına en yakın tanıklarından biriyim. Geçmiş seçim ve ondan sonraki bizim dönemimizde yaşanan olaylardan dolayı anlaşmazlıklar olabilir. İnsanlık hali son derece doğal. Biz her türlü diyaloğa açığız. Bizim dönemimizde başkanımız Aziz Yıldırım'a saygıda kusur etmemek içinde her türlü hassasiyet gösterilmiştir. Burada hiçbir şekilde bir yanlışımız olmadığına inanıyorum" dedi.