Perşembe ilçesine bağlı Çaka Mahallesi’nde yaşayan Sevgican Yalçın, yıllar önce bir spor branşı sahibi olması amacıyla iki çocuğunu tekvando kursuna yazdırdı. Çocuklarını antrenmana götürüp bekleyen Yalçın, etkilendiği tekvando sporu yapmaya karar verdi.
30’lu yaşlarda dobok giyen Yalçın, tanıştığı minderde rakipleriyle kıyasıya yarıştı. Yıllar sonra yaşı dolayısıyla poomse yarışmalarına katılan Yalçın, Türkiye, Avrupa ve dünya çapında dereceler elde etti. Dünya Poomse Tevando Şampiyonası’nda Türk Milli takımı adına yarışan Yalçın, 2'inci oldu.
SPOR AŞKI DİNMİYOR
Farklı spor branşında da antrenörlük ve hakem belgesi bulunan çevresinde ‘Süper Babaanne’ olarak tanınan Sevgican Yalçın; salgın döneminde de zamanının çoğunu antrenmanlarla geçiriyor. 5 torun sahibi Yalçın, yeni şampiyonluklara uzanmayı hedefliyor.
‘KENDİ YAŞIMA GÖRE YORULMUYORUM’
Tekvando sporunu severek yaptığını belirten Sevgican Yalçın, “Tekvandoya 1983 yılında, çocuklarımı antrenmanlara götürüp gelirken eşimin de desteğiyle başladım. Üç yıl bir müsabıklık dönemim oldu. Türkiye derecelerim var. Daha sonra müsabıklığı bıraktım. Poomse yarışmalarına devam ettim. Halen daha da devam ediyorum. Ben bu işi severek yapıyorum. İnsan sevmediği işi zaten yapamaz. İstese de yapamaz. Severek yaptığım için ben yorulmuyorum. Tabiİ ki gençler gibi değilim ama kendi yaşıma göre yorulmuyorum” dedi.
GENÇLER 'SÜPER BABAANNE' DİYOR
İki kez Avrupa şampiyonluğu, dünya ikinciliği ve üçüncülüğü elde ettiğini anlatan Yalçın, “Bugüne kadar katıldığım yarışmaların 25’inden derece elde ettim. İki Avrupa şampiyonluğum var. Dünya ikinciliği ve üçüncülüğü var. Senkronda dünya beşinciliğim var. Türkiye’de de birçok birinciliğim var. Türkiye’de tekvando yapan en yaşlı kişi ben olduğum için gençlerimiz bana ‘Süper Babaanne’ olarak çağırıyorlar. Bu hoşuma da gidiyor” diye konuştu.
’12 BRANŞTA ANTRENÖRLÜK VE HAKEMLİK BELGEM VAR’
Spor yaparken kendiisini geliştirmeyi de ihmal etmeyen Yalçın, “Ben yarışmaları sevdiğim gibi sınavları seven birisiyim. Antrenörlük belgelerimi elimden geldiği kadar almaya çalıştım. Tekvando, kickboks, fitness, bilek güreşi, vücut geliştirme gibi 12 branşta antrenörlük ve hakemlik belgelerim var. Masözlük belgem de bulunuyor. Bunları hayatımın içerisinde kullanıyorum. Komşularıma, akrabalarıma, aileme masözlük yapıyorum. Ayrıca çocuklarımla birlikte dalga sörfü de yapıyorum. Allah izin verirse onun yarışmalarına da girebilirim” diye konuştu.
‘SPOR HAYATIMIZIN BİR PARÇASI’
Herkesin spor yapması yönünde çağrıda da bulunan Yalçın, “Sporun her türünü seviyorum. Herkese de spor yapmalarını öneriyorum. Evde oturup internet başında zaman geçirmesinler. Spor şart. Nasıl ki havaya, suya ihtiyacımız varsa, spora da ihtiyacımız var. Ailelerin çocuklarının ellerinden tutup spor salonlarına götürmeleri gerekir. Şu anda belki pandemi dolayısıyla sıkıntı olsa bile, spor açık alanda da yapılabilen bir şey. İlla kapalı yerde yapılacak diye bir şey yok. Spor hayatımızın bir parçası” dedi.
‘TÜRKİYE’DE RAKİBİMİZ YOK’
Tekvando antrenörü Erkan İşleyen de, “Tekvandoya aynı yerde başladık. Çocuklarıyla birlikte geliyordu. Şaşırmamak elde değil. Çok istekli, arzuluydu. Bizden hiçbir farkı yoktu. Biz o zaman çocuktuk ama bizimle birlikte mücadele edip, her şeyi yapabiliyordu. O zamanlar ortalama 40 yaşında falandı. Onun o hırsını, isteğini antrenmanda yaşamanız lazım. Antrenmanda bile sizi yorabilir. Zaten başarı da buradan geliyor. Türkiye’nin süper babaannesi. Türkiye’de rakibimiz yok ama dünya genelinde rakiplerimiz var. Onlarla mücadele ediyoruz” ifadelerinde bulundu.