Kanser, dünya ve Türkiye’de görülen ölümler arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alıyor. İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Meral Günaldı, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası nedeniyle önemli açıklamalarda bulundu.
“KANSERİN KRONİK HALE GELEBİLDİĞİNİ GÖRÜYORUZ”
Dünya Kanser İstatistik verisinin 2021 yılında yayımlandığını belirten Doç. Dr. Meral Günaldı, “Gerçekten sürpriz sonuçlar vardı. Özellikle kanser görülme oranları artış göstermekteyken kanserden ölüm oranlarının düştüğü, özellikle akciğer kanserinde yüzde 30 oranında ölüm oranında bir azalma olduğu izlendi. Bu bizler için umut vaat edici bir sonuç. Bu sonuçlar bize kanserin kronik bir hastalık haline gelebildiğini, yönetilebilir olduğunu gösteriyor. Vaka sayısındaki artışın nedeni olarak risk faktörlerini gösterebiliriz. Tanı yöntemlerindeki gelişme tanıdaki sayıları artırıyor. Bunların hepsi bizler için olumlu süreçler” diye konuştu.
Akciğer kanser vakalarında görülen ölüm oranında 3’te 1 azalmanın nedenlerine dikkat çeken Doç. Dr. Meral Günaldı, “Sigara içme oranında bir düşme, tanıda gelişme, erken tarama kapsamında erken dönemde tanı alan vakalar, yeni gelişen tedavi yöntemleri, akıllı ilaçlar olarak bilinen immünoterapilerin gelişmesi ölüm oranlarında azalmayı gösteriyor” dedi.
EN FAZLA HANGİ KANSER TÜRLERİ GÖRÜLÜYOR
Kadınlarda meme, erkeklerde ise prostat kanserinin en sık görülen kanserler arasında yer aldığını anlatan Doç. Dr. Günaldı, “Her iki cinsiyette de ikinci sırada akciğer kanseri görülüyor. Üçüncü sırada ise kolon kanseri yer alıyor. Bu dünya vakaları için geçerli. Ölüm oranlarına bakıldığında ise akciğer kanseri hem kadın hem erkekte birinci sırada yer alıyor. Türkiye’de ise kadınlarda ilk sırada meme ikinci sırada ise tiroid kanseri yer alıyor. Bu durum da toplumda sigara içme oranını bize gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
“DOKTORUNUZUN BİLGİSİ DAHİLİNDE KORONAVİRÜS AŞINIZI YAPTIRIN”
Koronavirüs salgını nedeniyle kanser tanısında biraz gecikmeler yaşandığına dikkat çeken Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Meral Günaldı şöyle devam etti:
“İleri evre hasta sayısında artış yaşandı. Fakat ülkemizde tedavileri aksatmadan devam ettirdik. Çok dikkatli ve hijyenik bir şekilde tedavileri uyguladık. Buna rağmen koronavirüs pozitif olan vakalarımız oldu. Sağlıklı popülasyona göre baktığımızda koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden kanser hastamız olmadı. Onkoloji hastalarımızda mutlaka önce enfeksiyon tedavi edilir ardından ise kemoterapi uygulanır. Biz de tedavi sürecinde koronavirüse yakalanan hastalara bunu uyguladık. Kanser hastalığı ilerlemesine rağmen Kovid-19’a yakalanıp kaybettiğimiz hasta neredeyse olmadı diyebiliriz. Sağlık Bakanlığı kanser hastalarını koronavirüs aşısı için öncelikli grup içine aldı. Hastalar immün sistemi düşük olan bir tedavi süreci geçiriyorlar. Doktorunuzun bilgisi dahilinde koronavirüs aşınızı yaptırın. Kemoterapi alan hastalarda arada en az bir hafta ila 10 gün süreç bırakıp daha sonrasında ise kan tahlillerine göre, hastanın genel durumuna göre aşılarını yapmaya çalışıyoruz.”
YENİ NESİL TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Yeni tedavilerin umut ışığı olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Meral Günaldı, bu tedavilerin hekimin kontrolünde gerçekleşmesi gerektiğini hatırlattı. Günaldı, “Biz akıllı ilaç ya da immünoterapi almaya geldik diyen hastalar oluyor. Yeni tedaviler bir umut ışığı ve bu çok da haklı bir beklenti. Bunun yanında ise bilim sürekli gelişiyor. Her hastaya her tedavi maalesef uygun olmayabiliyor. İmmünoterapinin Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmış belli kanser türlerinde etkinliği gösterildi. Akciğer, böbrek, cilt, mesane gibi kanserlerde metastatik evrede, evre 4 hastalarda yararı var. Akciğer kanserinde ise birinci seride yararı var” dedi.