Pakistanlı sanatçının Türkiye`de film gibi hikayesi

Pakistanlı sanatçının Türkiye`de film gibi hikayesi

Pakistanlı ses sanatçısı Syed Yörgüç Tipu Sharif, 14 yıl önce Türkiye`deki bir festival için Türk konsolosluğuna vize başvurusu yaptığı sırada, 28 yıldır görmediği annesinin onu aradığını öğrendi. Konsolosluktaki yetkililer sayesinde annesine kavuşan Shar

Pakistanlı ses sanatçısı Syed Yörgüç Tipu Sharif, 14 yıl önce Türkiye`deki bir festival için Türk konsolosluğuna vize başvurusu yaptığı sırada, 28 yıldır görmediği annesinin onu aradığını öğrendi. Konsolosluktaki yetkililer sayesinde annesine kavuşan Sharif, "28 yıl sonra annem bana sarıldığında başka türlü bir sevginin bunun ötesinde olamayacağını gördüm. 15 dakika boyunca ağladım ama sadece 12 yılı birlikte geçirebildik. Onu 2019`da akciğer kanserinden kaybettim" dedi. Bir davet için Türkiye`de bulunan Sharif, annesinin evini ve Bursa Mudanya`daki mezarını ziyaret edip gözyaşı döktü.

Pakistan'da 1978 yılında pilot baba Syed Mushtaq Sharıff ile Türk manken Hamret Tuğberk'in çocuğu olarak dünyaya gelen Pakistanlı ses sanatçısı Syed Yörgüç Tipu Sharif, annesinin sağlık problemleri nedeniyle 6 aylıkken ondan ayrıldı. Tedavi için Türkiye'ye dönmek zorunda kalan anne, eşi izin vermediği için oğlu Sharif'i yanında getiremedi.


9 yaşına kadar başka bir kadına 'anne' diyen Sharif, halasının öz annesini söylemesiyle büyünce onu aramak için kendine söz verdi. 28 yaşına geldiğinde Türkiye'deki bir festivalde sahne almak için Türk konsolosluğuna giden genç adam, oradaki yetkililer sayesinde annesinin yıllardır onu aradığını öğrendi.


Duydukları karşısında şaşkınlığa uğrayan Sharif, annesinin yıllarca kendisine gönderdiği mektup ve hediyeleri görünce gözyaşlarına boğuldu. Konsolosluktaki yetkililer yardımıyla annesiyle bir araya gelen genç adam, 15 dakika boyunca ağladığını ve annesine sarıldığında hissettiği sevginin tarifinin zor olduğunu söyledi.


ONU İLK BULDUĞUMDA ÇOK ŞEY KAÇIRDIĞIMI FARK ETTİM


Hikayesini anlatırken duygulanan Sharif, "Annem, ben 6 aylıkken Türkiye'ye dönmek zorunda kalmış. Beni yanında getirememiş. 28 yaşına geldiğim zaman bir festival için Türkiye'ye gelmem gerekti. Türkiye konsolosluğuna vize için başvurduğumda 28 yıldır beni aradıklarını, beklediklerini söylediler. Annem, 28 yıl boyunca konsolosluğa kartlar, hediyeler bırakarak beni arıyormuş. Hemen vize başvurusu yaptım. Türkiye'ye geldiğimde hayatımda ne kadar çok şeyi kaçırdığımı fark ettim. 28 yıl sonra annemle karşılaştığım zaman sırtımı sıvazlayıp bana sarıldı. O an başka türlü bir sevginin bunun ötesinde olamayacağını gördüm. 15 dakika boyunca ağladım, arkamı döndüğüm zaman bizi bir araya getiren bütün ekip ağlıyordu" diye konuştu.


HALASIYLA BÜYÜMÜŞ


Halasıyla büyüdüğünü anlatan Sharif, "9 yaşımdayken annem olduğunu ve Türkiye'de yaşadığını söylediler. O zaman büyüyünce annemi arayacağıma karar verdim. Annemin ben doğduktan sonra bazı sağlık problemleri olmuş, babamın da onunla ilgilenmeye sabrı yokmuş. Annem Türkiye'de tedav i olup geri dönmeyi planlamış ama gelememiş. Bu süreçte babam beni bakması için halama vermiş. Annem bir daha da bana ulaşamamış" dedi.


"EN BÜYÜK İSTEĞİ TÜRK VATANDAŞI OLMAMDI"


2019 yılında annesini kaybettiğini belirten Sharif, "Vefatından önce 12 yılı beraber geçirebildik. Annem çok güçlü, yetenekli bir kadındı, hayatının büyük bir kısmını beni arayarak, bekleyerek geçirmiş. En büyük isteği ise Türk vatandaşı olmamdı. Ben de hayatımın geri kalan kısmında bunun için uğraşacağım" ifadelerini kullandı.


"ANNEMLE 12 YIL ÇOK GÜZEL GEÇTİ"


Annem hiç evlenmediğini hep kendisini beklediğini vurgulayan Sharif, "12 yıl boyunca inanılmaz güzel ilişkimiz oldu. Bana çok iyi baktı, her şeyimle ilgilendi. Bana hep 'çocukluğunu birlikte geçiremedik, şimdi istediğin gibi yaşayalım' diyordu. Annem Fethiye'de doğmuş, 73 yaşına kadar da Nişantaşı'nda yaşamış. Boğaz manzaralı balkonlu çok güzel bir evi vardı. Balkonunda oturur şarkılar söylerdik. Çok güzel zamanlar geçirdik" dedi.


"BABAM 17 YAŞIMDAYKEN BENDEN ÖZÜR DİLEDİ, AFFETTİM"


Babasını affettiğini aktaran Syed Yörgüç Tipu Sharif, "İyi insanlar da hata yapabilir bazen bencil davranabilirler. Belki de onların dünyaya geliş amacı benim doğmamdı. Onların benden daha çok acı çektiğine eminim. Aslında annem hata yapmadı, Pakistan'dan gitmek zorunda kaldı. Babam ise 17 yaşımdayken benden özür diledi, babamdı affettim" diye konuştu.


"ANNEMLE BABAMI YILLAR SONRA TELEFONDA KONUŞTURDUM"


Annesinin güzel bir kadın olduğunu söyleyen Sharif, "Herkesin annesi önemlidir ama benim annem çok önemliydi. Özel ve güzel bir kadındı. Annem ve babam çok yaşlıydı, o yüzden onları bir araya getiremezdim. Ama 28 yıl sonra telefonda konuşturdum. Babam, 'annem yaşlanmış sanırım' dedi. Ben de babama kendisinin de yaşlandığını söyledim" ifadelerini kullandı.


"VEFATIYLA İÇİMDE BİR BOŞLUK OLUŞTU"


Son kez annesini göremediğini belirten Sharif, “2 yıl boyunca kanserle savaştı, aslında yenmişti ama vücudu tedavinin bıraktığı hasarı kaldıramadı. Amcalarımla annemi iyileştirmek için çok uğraştık ama başaramadık.  Annem vefat ettiğini öğrenince içimde büyük bir boşluk oluştu. O sırada Pakistan'daydım, önce bana ağır hasta olduğunu söylediler hemen uçak bileti aldım, ben uçaktayken vefat etmiş. Ne yazık ki son kez onu göremedim. Yaşadığı apartmana gittim, büyük bir sessizlik vardı. Annem çok hayvanseverdi, 22 kedisi vardı. Ben de hayvanları çok seviyorum" dedi.


ANNESİYLE KAÇIRDIĞI ZAMANLARI ANLATAN ŞARKI BESTELEDİ


31 yaşındayken annesi için Urdu dilinde bir şarkı besteleyen Syed Yörgüç Tipu Sharif, "Pakistan'da bir öğretmenden Türkçe dersleri alıyorum. Türkçe şarkılar söylemek istiyorum. Annem için şarkı bestelediğimde 31 yaşındaydım, annemlere kaçırdığım zamanlara ithaf ettim. Şarkıda, 'seninle kaçırdığım zamanları şimdi yaşıyorum, benimle olmayanları düşünüyorum. Bu hayat bize ne getirdi ne kazandırdı. Tanrım bana her şeyin iyisini ver' diye dua ediyorum" diye konuştu.


"KIZIM OLURSA ANNEMİN ADINI VERECEĞİM"


Evlenince bir kız olursa annesinin adını vermeyi düşündüğünü anlatan Sharif, "Annemin yaşadığı apartman hala duruyor, dün arkadaşımla gidip gördüm. Çocuğumu Türkiye'ye getirmeyi düşünüyorum, belki annemin yaşadığı apartmanın yanından bir daire bile alabilirim” ifadelerini kullandı.