Kreşte öğretmeni tarafından darbedilen çocuğun babası: Oğlumu polise vermekle tehdit etmişler

Kreşte öğretmeni tarafından darbedilen çocuğun babası: Oğlumu polise vermekle tehdit etmişler

13 Mart Cumartesi günü Adapazarı ilçesinde bulunan özel bir kreşte eğitim gören M.U. isimli 5 yaşındaki çocuk öğretmeni tarafından darbedildi. 3 yaşındaki kızı ve 5 yaşındaki oğlunu kreşten almaya giden baba, sürekli kafasını tutarak acıdığını söyleyen 5 yaşındaki çocuğuna ne olduğunu sordu.

KIZ KARDEŞİ SÖYLEYİNCE ORTAYA ÇIKTI

Küçük çocuk tedirgin bir şekilde ağlamaya başlayarak kafasını tutunca, kız kardeşi ise öğretmeninin kardeşini ittirdiğini söyledi. Durumdan şüphelenen baba tekrar kreşe dönüp güvenlik kamerası görüntülerini izlemek istedi. O esnada kreşte bulunan kişiler, hafta sonu güvenlik kamerasının çalışmadığını iddia edince, baba durumu müdüre aktardı.

GÖRÜNTÜLERİ İZLEYİNCE ŞİKAYETÇİ OLDU

Daha sonrasında müdürün de olay yerine gelmesi ile birlikte çocuğunun şiddete maruz kaldığı görüntüleri izleyen baba durum karşısında şok olarak, öğretmen ve kreş hakkında şikayette bulundu.

O ANLAR KAMERADA

Çocuğun şiddete maruz kaldığı ve güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde ise; 5 yaşındaki M.U. top havuzunda oynarken bir kadın öğretmen tarafından çekilip yere itildiği görüldü.

"ÖNCE KAMERALARIN ÇALIŞMADIĞINI SÖYLEDİLER"

Çocuklarını kreşe almaya gittiği esnada oğlunun başını tutarak acıdığını söylemesi üzerine olayın ortaya çıktığını aktaran baba Tümay Uzun, "Ben eşimle birlikte kreşe çocukları almaya gittim ve oğlumu almaya gittiğimde başını tutuyor, başının acıdığını söylüyordu. Yüzünde de bir panik havası vardı. Ben normal bir şekilde düştüğünü düşündüm o anda da çok da üzerine gitmek istemedim. Daha sonrasında yolda birkaç kez sordum, başını nereye vurdun, ne yaptın gibisinden. O herhangi bir şey söylemedi, daha sonrasında ağlamaya başladı ve başım çok acıyor demeye başladı. Görüntülerde arkada duran küçük bir kız çocuğu var, o benim diğer çocuğum. O söyledi, öğretmen itti dedi. Şüphelendim ve hemen kreşe geri döndüm. Kreş görevlilerine kamera görüntülerini izlemek istediğimi söyledim, kendileri de hafta sonunun kamera kayıtlarının çalışmadığını ve görüntüyü veremeyeceklerini söylediler. Okul müdürünü aradım, benim oğlum kafasını çarpmış ve eğer çok şiddetli çarptıysa doktora göndereceğim, bu yüzden izlemek istediğimi söyledim. O da olayları bilmediği veya görmediği için tabi gidip izleyebilirsiniz dedi" diye konuştu.

"GÖRÜNTÜLERİ İZLEDİKTEN SONRA ÖĞRETMEN AÇIKLAMA YAPAMADI"

Görüntülerin başında öğretmenin olayı yapmadığını söylediğini ve görüntüler sonrasında ise konu ile alakalı bir açıklamada bulunmadığını belirten Uzun, "Çok tedirgindiler, o görüntüleri onlar ile birlikte izledik maalesef o görüntülere ulaştık. Görüntülerde direk olarak öğretmenin, çocuğumu şiddete maruz bıraktığını gördüm. Doğal olarak ben de bir babayım ve bir anda hiddetlendim. Tepkimi gösterdim ve direk olarak okul yönetimini, müdürü çağırdım. Kendisi de 15 dakika içerisinde okulda oldu ve o zaman zarfında kimsenin okuldan çıkmasına müsaade etmedim. Çünkü çok hassas bir konu. Bundan dolayı da o anda beklettim, 2 kişiyi de. Okul müdürü geldi ve haklısınız dedi, bu görüntüleri tasvip etmiyorum dedi. Ertesi gün yani bugün kendisi saat 12 gibi aradı ve ben öğretmenimin yanındayım dedi. Kamera görüntülerini izlediğim esnada öğretmen yanımdaydı. Kendisi ilk görüntü başladığından itibaren kendisinin yapmadığını savunuyordu ve görüntüden sonra da herhangi bir açıklaması olmadı" şeklinde konuştu.

"GEREKLİ İŞLEMLERİ BAŞLATTIM"

Okul yönetiminin, öğretmenin arkasında durduğunu belirten baba Uzun, "Görüntülerde her şey ortada, niye yapabilir ki? Bir çocuğun top havuzunda başka bir çocuğa top atmasından dolayı bu şiddeti uygulamayı soramazsınız. Şikayetçi oldum gerekli mercilere. Kurum ve öğretmen hakkında şikayetçi oldum. Yanında duran görevliden de şikayetçi oldum. Öğretmen olayı ört pas etmeye çalışırken kendisi de suça ortak oldu. Hiçbir şekilde gözaltı söz konusu değil. Okul yönetimi de kendisinin arkasında duruyor. O kurumda şuan 50-60 tane öğrenci var. Darp olayına karışan 1 kişiyi siz o eğitim kurumunda tutmak ile nasıl büyük bir hata yapıyorsunuz o da ayrı bir konu. Ben gerekli mecralarda, gerekli işlemleri başlattım" ifadelerini kullandı.

"OĞLUMU POLİS İLE TEHDİT ETMİŞLER"

Daha öncesinde de şüphelendiği durumlar olduğunu ancak elinde somut bir kanıt olmadığı için sonuca varamadıklarını ifade eden Tümay Uzun, "Hukuki yollarla sonuna kadar hakkımızı arayacağız. Çünkü bizim hayatta en değer verdiğimiz varlıklarımız çocuklarımızdır. Bu sadece benim başıma gelen bir olay gibi düşünmeyin. Maalesef herkes çok dikkatli olmak zorunda, çünkü çocukları tehdit ile bastırıyorlar. Benim oğlumu şu şekilde bastırdılar; benim oğlum normalde polisten çok korkan bir çocuktu. ve çocukların hassas noktalarını çok iyi biliyorlar, polis ile tehdit ediyorlar. Ben bu olayı kızım olmasaydı öğrenmemiş olacaktım. Daha öncesinde böyle şüphelendiğim bir olay oldu ama somut bir kanıtımız olmadığı için herhangi bir sonuca varamadık" dedi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı