Seramik sanatıyla İzmir`den dünyaya açıldı

Seramik sanatıyla İzmir`den dünyaya açıldı

İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Endüstriyel Tasarım Bölümü mezunu Ceren Cengiz, Çin`de gerçekleştirilen `4. Seramik Sanatı ve Tasarım Sergisi`nde Türkiye`yi temsil ediyor. Bugüne dek Hindistan, Pakistan, Fas, İran, Bangladeş, Norveç, Filipinler ve Meksik

İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Endüstriyel Tasarım Bölümü mezunu Ceren Cengiz, Çin`de gerçekleştirilen `4. Seramik Sanatı ve Tasarım Sergisi`nde Türkiye`yi temsil ediyor. Bugüne dek Hindistan, Pakistan, Fas, İran, Bangladeş, Norveç, Filipinler ve Meksika`da yapılan sergilerde de yer alan Cengiz, dünya genelinde bin 200 eserin başvuru aldığı Çin`deki sergide, `İçe Dönüş` adlı eserleriyle 43 sanatçı arasında yer aldı. Pandemi nedeniyle online gerçekleştirilen sergi, 10 Mayıs`a kadar sürecek.

İEÜ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü'nden 2013 yılında mezun olan, üniversitede aldığı seçmeli 'Kil ve Alçı Tasarımı' dersiyle yaşamına yeni bir yön veren Ceren Cengiz, mezuniyetinin ardından seramik alanında çalışmalara yöneldi.

Son olarak Çin'de, 20 farklı ülkeden katılımcının çalışmalarının bulunduğu sergiye seçilen Cengiz, “Üniversitemin seçmeli derslere olanak tanıması, hayatımda yeni açılan yolların başlangıcı oldu. Prof. Dr. Sevim Çizer'den aldığım Kil ve Alçı Tasarım dersi, hayat yolumu değiştirdi. Tasarımlarımda her zaman seramik, resim, dans ve müziği birleştirdim. Bugüne kadar yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda sergiye katıldım. Son olarak, Çin Seramik Derneği tarafından desteklenen Seramik Sanatı ve Tasarım Sergisi'ne kabul aldım. Ülkemi temsil etmekten gurur duyuyorum" dedi.

DOĞU VE BATININ SENTEZLENMESİ

Cengiz, 'İçe Dönüş' adlı eserleriyle, doğu ve batı kültürlerinin porselen objelerle sentezlenmesine yer verdiğini belirterek, “Yaşadığımız pandemi süreci hepimizi ruhsal ve fiziksel olarak etkiledi. Dünya, aynı anda bir sınav veriyor. Herkes aynı anda, aynı korkularla yüzleşiyor ve bununla yaşamayı, ayakta kalmayı öğreniyor. Sanat benim için bir çeşit meditasyon biçimi ve kendimi ait hissettiğim yer. Eserimde, Osmanlı döneminde hazır nesnelerin tütsü kabına dönüştürülmesinden esinlendim. Lüster tekniği ile boyama yaptım ve mavi tonlarını kullandım. Mavi tonları, içe dönüşü ifade ediyor. Uluslararası bir sergide yer aldığım için de çok mutluyum" diye konuştu.