3 yıl önce nüfus memuru olarak göreve başlayan ve memleketi Gaziantep'te merkez Şehitkamil Nüfus Müdürlüğü'nde çalışan Rabia Kılınç, geçen hafta yıllık izne çıktı. Önce İstanbul'daki ablasının yanına giden Rabia Kılınç, buradan da eski görev yeri Sakarya'daki mesai arkadaşlarını ziyarete gitti. 20 Şubat Cumartesi gecesi yeniden bir arkadaşı ile İstanbul'a dönmek üzere arkadaşının kullandığı araca binmek isteyen Rabia Kılınç'a otomobil çarptı. Yaralanan Rabia Kılınç, kaldırıldığı Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 3 gün sonra hayatını kaybetti. Ölümü ile ailesinin yanı sıra Sakarya ve Gaziantep'teki mesai arkadaşlarını yasa boğan Rabia Kılınç, memleketi Gaziantep'te toprağa verildi.
GERİYE KEDİSİ İLE ÇEKTİĞİ GÖRÜNTÜLERİ KALDI
Rabia Kılıç'tan geriye, gönüllü olarak sokak hayvanlarını beslediği sırada sahiplendiği ve hiç ayrılmadığı kedisi Lui ile çektiği videolar kaldı. Sokak hayvanları ile ilgili çeşitli derneklerde gönüllü olarak yer alan Rabia Kılınç'ın, mesai dışındaki zamanlarda sokak hayvanlarını beslediği belirtildi.
'KARDEŞİMDEN BİZE KALAN TEK YADİGAR KEDİSİ LUİ'
Hayat sevinci ile etrafına neşe saçan kişiliği ile tanınan Rabia'nın ablası Miyesen Kılınç, kardeşinin tam bir hayvansever olduğunu ve geride kendilerine kedisi Lui'yi bıraktığını ifade etti. Lui'nin, kardeşinin her şeyi olduğunu anlatan acılı abla, "Kardeşimden bize kalan en büyük yadigar kedisi Lui. Lui kardeşimin her şeyiydi. Kedisini çok sever ve ona gözü gibi bakardı. Lui de Rabia'yı çok sever ve her gün işten dönmesi için kapıyı beklerdi. Kardeşimden geriye kalan Lui'ye onun baktığı gibi bakacağız. Rabia'nın ölümünden sonra Lui de içine kapandı ve halen Rabia gelecek diye bekliyor. Kardeşim tüm sokak hayvanlarını çok sever ve her gün onları beslerdi" dedi.
ACILI BABA: EN AĞIR CEZAYI İSTİYORUM
Genç yaşta ölümü ile herkesi üzen Rabia'nın babası Şahin Kılınç ise zorluklar içerisinde büyüttüğü kızını hayattan koparanlara en ağır cezaların verilmesini isteyerek, "Çocuğumu büyüttüm, besledim, okuttum. Biri gelip çocuğumu bu şekilde hayattan koparıp gitti. Ben üç gün hastanede çocuğumun başında gece gündüz uyumadan bekledim. Ağlayarak bekledim ama kurtaramadık. Devletimden tek bir isteğim var. Benim çocuğuma bunu yapanların cezasını en ağır şekilde versinler. Bana bu acıyı yaşatanlar en ağır cezayı alsınlar" diye konuştu.
'İYİ KALPLİ, HAYVANSEVERDİ'
İki yıl Sakarya'da mesai arkadaşlığı yapan ve vefatının ardından Gaziantep'e gelen arkadaşı Havva Polat, Rabia'nın iyi kalpli ve hayvansever olduğunu söyledi. Rabia'nın hayata hep güzel baktığını ve neşe dolu olduğunu anlatan Polat, "Sakarya'nın Sapanca ilçesinde 2 yıl birlikte mesai arkadaşıydık. Hafta sonu eski görev yeri olan Sakarya'ya geldi ve mesai arkadaşlarını ziyaret etti. Rabia, hayat dolu, neşeli ve her şeye güzellikle bakan bir arkadaşımdı. Çok iyi kalpliydi ve tüm mesai arkadaşları onu çok severdi. Rabia tam bir hayvanseverdi. Her yerde sokak hayvanlarını beslerdi. Cumartesi günü hep birlikte sohbet edip, eski günlerimizden konuştuk. Sonra bir arkadaşımızla birlikte İstanbul'a gidecekti. Arabaya binmek istediği sırada başka bir araba Rabia'ya çarparak onu hayattan kopardı. Böylesi hayat dolu bir arkadaşımızın genç yaşta aramızdan ayrılması hepimizi derinden üzdü" dedi.
