Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat sürecinin Türkiye açısından önemi konuşuldu

Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat sürecinin Türkiye açısından önemi konuşuldu

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından düzenlenen Webinar`da, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat süreci ile Türk Gıda ve İçecek Sektörü?nün sürece yaklaşımı konuşuldu.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından düzenlenen Webinar`da, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat süreci ile Türk Gıda ve İçecek Sektörü?nün sürece yaklaşımı konuşuldu.

Dijital ortamda düzenlenen ve yoğun ilgi gören Webinar’ı, kamu ve özel sektör paydaşlarından 200’e yakın katılımcı takip etti.

Oturum Başkanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Volkan Güngören ve TGDF Çevre Komisyonu Başkanı Kürşat Apan tarafından yürütüldü.

Özel sektör tarafından SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, MEYED Yönetim Kurulu Başkanı İlker Güney ve ORGÜDER Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Doğan; kamu tarafından TAGEM Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. İlhan Aydın, Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Dr. Yunus Bayram ve BÜGEM İyi Tarım Uygulamaları ve Organik Tarım Daire Başkan Başak Egesel konuşmacı olarak katıldı.

Açılış konuşmasını yapan Kürşat Apan, katılımcıları selamladı ve özel sektör tarafından konuşmacıları tanıtırken, Ahmet Volkan Güngören de Bakanlık kamu tarafından katılan konuşmacıları tanıttı.

TEZEL: SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİMİ TÜM PAYDAŞLAR SAHİPLENMELİ

İlk sözü alan SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, AB Yeşil Mutabakat’ın artık kapıda olduğunu söyleyerek, “Et ve süt sektörüne ciddi etkileri olacağı şimdiden belli” dedi.

SETBİR ve TGDF olarak bugüne dek kalite odaklı sürdürülebilir üretimi sürdürdüklerini aktaran Tezel, “Sürdürülebilir üretim için topraktan sofraya genel bir değer zincirinin tüm paydaşlar tarafından eşit bir hedef odağıyla sahiplenilmesi gerekiyor. Bütüncül bir sektörel ekosistem olmasını istiyoruz” diye konuştu.

GÜNEY: SEKTÖRÜMÜZ SIFIR ATIKLA ÇALIŞIYOR, BU ÇOK DEĞERLİ

Meyve suyu sektörü açısından süreci değerlendiren İlker Güney, “Beslenme ve tüketim alışkanlıkları değişiyor. Pandemi öncesinde hepimizin bir yol haritası vardı. Pandemiyle birlikte MEYED olarak nerede olduğumuzu değerlendiriyor, bundan sonrasını nasıl planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Meyve suyu sektörünün hammadde temini, biyoçeşitlilik ve sürdürülebilir hammadde için yaptığı çalışmaları anlatan Güney, “Sektörümüz sıfır atıkla çalışıyor. Bu çok değerli bir özellik” dedi.

DOĞAN: YEŞİL MUTABAKAT İLE KÖYE GÖÇ SÜRECİ BAŞLATILABİLİR

Organik gıdanın Türkiye’deki en önemli gıda sektörleri arasında olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Doğan, “Yeşil Mutabakat sürecini başından beri takip ediyoruz. Bu değerlendirmeyi yaparken Türkiye içindeki paydaş ve STK’larla fazlaca fikir alışverişinde bulundu” dedi.

Yeşil Mutabakat sürecinin köyden şehre göçü teşvik etmek için de kullanılabileceğini söyleyen Doğan, “Lokalize üretim Yeşil Mutabakat hedefleriyle uyumlu” diye konuştu.

Tezel, Güney ve Doğan’ın konuşmalarını özetleyen Apan’dan sonra AB ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Volkan Güngören söz aldı.

Konuşmacı ve katılımcıları selamlayarak sözlerine başlayan Güngören, Bakanlık penceresinden Yeşil Mutabakat’ı değerlendirerek, “Süreci doğru okumalıyız. AB şu an bizim ülkemizin en büyük ticaret ve yatırım ortağı. Sürece bu gerçekle yaklaşmalıyız” dedi.

DOÇ. DR. AYDIN: EKOSİSTEM VE BİYOÇEŞİTLİLİK İŞİN MERKEZİNDE

Sürecin merkezinde ekosistem ve biyoçeşitlilik başlıklarının yer aldığını söyleyen Doç. Dr. Aydın, “Avrupa Yeşil Mutabakat çağrı başlıkları için enstitülerimizle bu işin içindeyiz” ifadelerini kullandı.

TÜBİTAK ile yapılan Ar-Ge odaklı iş birliğinden söz eden Doç. Dr. Aydın, “Özel sektör de bu sinerjiden fayda üretmeli” diye konuştu.

EGESEL: ORGANİK TARIM ÜRETİCİLERE ALTERNATİF EKONOMİK FIRSATLAR SUNUYOR

Organik tarımın mevcut durumuna değinen Egesel, “Organik tarım üreticilere alternatif ekonomik fırsatlar sunuyor. Büyük bir sosyal sorumluluğu olan, sürdürülebilirliği ilke edinen bir üretim sistemi, güçlü bir üretim tekniği diyebiliriz. Her geçen gün tüketicilerin bu ürünlere talebi atıyor” dedi. Egesel, en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği’nin bu alanda attığı adımları takip ettiklerini aktardı.

DR. BAYRAM: YEŞİL MUTABAKAT, ÜLKEMİZ AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ

Türkiye’nin Avrupa’ya ihracatta güçlü bir konumda olması nedeniyle, Yeşil Mutabakat’ın Türkiye için önemli olduğunu söyleyen Dr. Yunus Bayram, “Ülkemizdeki ürün çeşitliliği, su ürünleri ve hayvansal ürünler düşünüldüğünde, değerlendirmemiz gereken büyük bir potansiyel var” ifadelerini kullandı. Dr. Bayram, süreçte gerekli adımların atılmaması Avrupa ile olan mevcut ihracat hacminin ve mevcut pazarların kaybedilebileceğini söyledi.


 



Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat sürecinin Türkiye açısından önemi konuşuldu
12.6°