Türkiye`de koronavirüse karşı devam eden aşılama çalışmalarında şimdiye kadar 2 milyon 700 binin üzerinde kişi aşılandı. Bilim Kurulu Üyesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal, aşılama çalışmalarının iyi yönde ilerlediğini söyledi. İlk başta 3 milyon doz aşının Türkiye`ye geldiğini anımsatan Ünal, sonra gelen dozların Sağlık Bakanlığı`ndaki analizlerinin tamamlandığını belirtti.
Ünal, "Yeni aşılarımız da elimizde var. Gösterilen çizelge doğrultusunda 65 yaş üstü ve toplumdaki kilit kişiler üzerinden aşılama devam edecek. 14 Ocak`ta ilk doz yapılmıştı. 2`nci doz aşılama zamanı geldi. 1`inci doz aşılama sırasında çok önemli bir sorun olmadı. Daha önceki Faz-3 çalışmamızda da çok önemli bir yan etki olmadığını belirlemiştik. En sık görülen yan etkiler, aşının yapıldığı yerde ağrı, şişlik, kızarıklık, kısa süreli ateş, halsizlik ve bitkinlik gibi yan etkiler var. Bunun dışındaki diğer yan etkiler Sağlık Bakanlığımız tarafından takip ediliyor. Benim bildiğim kadarıyla da önemli bir yan etki bildirilmedi. 1`incisinde hiçbir yan etki olmamışsa zaten ikinci doz için de huzursuzlanacak bir şey yok" ifadelerini kullandı.
Ünal, Norveç başta olmak üzere bazı ülkelerde aşı olduktan sonra ölüm vakalarının olmasıyla ilgili "Türkiye`de aşıdan kaynaklı ölüm vakası duymadım. Bu konuyu Sağlık Bakanlığı`nın ilgili birimleri takip ediyor. Eğer böyle ilişkilendirilmiş bir durum olsa mutlaka duyulurdu. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de aşı yan etkilerinin takibi ile ilgili özel birim var. Koronavirüsün dışında da yapılan bütün aşılar yan etkiler açısından çok yakın takip edilir. Koronavirüs aşısı özellikle takip ediliyor. Beni bilgim dahilinde aşıdan kaynaklı ölüm yok. Dünyada olan ölümlerin de özellikle Norveç`ten bildirilenler hepsi çok ileri yaşlardı. Kırılgan yaştaki hastalarda aşının getirdiği immün yük, cevap o bünyelerde sorun yaratmış olabilir. Fakat dikkatli takip edilip aşıyla ilişkilerine bakıldığı zaman da onun çok önemli bir kısmının aşıyla ilişkili olmadığı da ortaya çıktı. Yurtdışında bildirilen çok ileri yaştaki ölümlerin önemli bir kısmı da aşıyla ilişkilendirilemedi" dedi.
Ünal, en basit baş ağrısı için kullanılan ilaçtan aşıya kadar dışarıdan alınan her türlü maddenin belli bir riski olabileceğini kaydederek, "Yüzde 100 güven diye bir şey yok. Aşılar zaten çok uzun yıllardır çok emniyetli, yararlarının çok yüksek olduğu gösterilmiş girişimlerdir. Koronavirüs aşılarında da böyle oldu. Şu anda `yüzde 100` cümlesini kullanamam; ama bugüne kadar koronavirüs için kullanıma giren aşıların hepsi kullanmamıza yetecek oranda güvenilir aşılardır" ifadelerini kullandı. Ünal, aşıların kesintiye uğramadan belli bir hızla ülkeye gelmeye devam etmesini umduğunu kaydetti.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Gizem KARADAĞ