AB Komisyonu Sözcüsü Peter Stano, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde Ürdün Vadisi`ndeki Hamsa el Foka`da Filistinlilere ait 46 yapıya İsrail güçlerince el koyulduğunu ve bunların yıkıldığını, 3 Kasım`dan bu yana bölgede ikinci kez büyük çaplı yıkım faaliyeti yürütüldüğünü bildirdi.
Bu nedenle 35`i çocuk 60 Filistinlinin yerlerinden edildiğini kaydeden Stano, yıkımlardan AB fonlarıyla inşa edilen yapıların da etkilendiğini aktardı.
Kovid-19 salgınına rağmen yıkımların ve el koymaların devam ettiğini vurgulayan Stano, bu durumun işgalci güç olarak İsrail`in uluslararası insani hukuktan kaynaklı yükümlülükleriyle bağdaşmadığını belirtti.
Stano, "Avrupa Birliği, İsrail`e yıkımları durdurması çağrısını ve etkilenen topluluklara insani erişimin kolaylaştırılmasına duyulan ihtiyacı yinelemektedir." ifadesini kullandı.
İsrail`in yerleşim politikasına ve zorla tahliye, yıkım, el koyma gibi eylemlerine AB`nin itiraz ettiğinin altını çizen Stano, bunların uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve iki devletli çözümün önünde engel teşkil ettiğini kaydetti.
Stano, "AB aynı zamanda İsrail hükümetine Doğu Kudüs ile Har Homa, Givat Hamatos ve E1 gibi hassas bölgelerde devam eden tüm yerleşim genişlemelerini durdurması çağrısını tekrarlamaktadır." ifadesine yer verdi.
İSRAİL HER YIL ONLARCA FİLİSTİNLİYİ EVSİZ BIRAKIYOR
İsrail, 1967`de işgal ettiği Doğu Kudüs ve Batı Şeria`da Filistinlilere ait ev ve yapıları çeşitli gerekçelerle yıkıyor.
Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995`te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria "A", "B" ve "C" bölgelerine ayrılmıştı.
Yüzde 18`i kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin`e, yüzde 21`lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin`e, güvenliği ise İsrail`e devredilirken, yüzde 61`ini kapsayan "C bölgesi"nin idare ve güvenliği İsrail`e bırakılmıştı.
Yerel kaynaklar, sadece 2020?de Filistinlilere ait 729 ev ve iş yerinin "ruhsatsız" olduğu veya "C bölgesi"nde inşa edildiği gerekçesiyle İsrail güçlerince yıkıldığını belirtiyor.