Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Ülkeyi ve vatandaşları düşünmek zorunda olduklarını aktaran Kılıçdaroğlu, "Yeri gelince Türkiye ile ilgili çok büyük laflar ediyoruz. Dünyaya meydan okuyoruz. Dönüp bize şunu sorsalar, ne diyeceğiz? `Sen dünyaya meydan okuyacağına, önce şu konteynırlardan yiyecek toplayan insanların derdini çöz?` deseler ne diyeceksin? Oturup sarayda hava atacağına, bu ülkede 10 milyon aşkın işsiz var. İşsizlerin sorununu çözsene" dedi.
Muhalefeti eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan`a seslenen Kılıçdaroğlu, "Biz doğruları söylediğimiz için rahatsız oluyorlar. `Niçin doğruları söylüyorsun?` diye her gün hakarete varan konuşmalar dinliyoruz. İşi öyle bir boyuta getirdiler ki muhalefeti de onlar kuracaklar. `Muhalefeti de inşa edeceğiz. Kılıçdaroğlu`ndan kurtaracağız.` diyor. Kurtarmanın yolu çok basit" ifadelerine yer verdi.
Erdoğan`ı televizyona davet eden Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: "Millet de evinde çayını kahvesini içerken seyreder, milletin hakemliğine başvururuz. Sen de soru sorarsın, ben de soru sorarım. Millet de evinde otururken dinler. Kim doğru, kim yanlış söylüyor? Kim haklı, kim haksız? Ben haksızsam zaten istediğin bu değil miydi? Benim gitmem. Haksızsam zaten gideceğim. Sen demiyor muydun? Kılıçdaroğlu, `Sosyal Sigortalar Kurumunu batırdı.` Devletin bütün evrakları senin elinde. Gelsene. Elinde büyük bir fırsat var sana göre. Alırsın belgeleri, çıkarsın karşıma, `Bak belge bir, iki, üç, dört, beş. Ver cevabını Kılıçdaroğlu.` Cevabını veremezsem zaten gideceğim. Niye karşıma çıkmıyorsun? Neden cesaretin yok? Çünkü doğruları söylemiyorsun. Korkuyorsun. Doğruların karşısında korkan bir insan devleti sağlıklı yönetemez"